ŞİİR TAHLİLLERİ etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
ŞİİR TAHLİLLERİ etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

30 Kas 2016

Tevfik Fikret Mai Deniz şiirinin yapı ve ahenk unsurları,ölçüsü,uyak ve redifleri,sese dayalı sanatları,nazım birimi,nazım şekli,uyak şeması teması,

Tevfik Fikret Mai Deniz şiirinin yapı ve ahenk unsurları,ölçüsü,uyak ve redifleri,sese dayalı sanatları,nazım birimi,nazım şekli,uyak şeması teması,
Tevfik Fikret Mai Deniz şiirinin yapı ve ahenk unsurları,ölçüsü,uyak ve redifleri,sese dayalı sanatları,nazım birimi,nazım şekli,uyak şeması teması,
Tevfik Fikret Mai Deniz şiirinin yapı ve ahenk unsurları,ölçüsü,uyak ve redifleri,sese dayalı sanatları,nazım birimi,nazım şekli,uyak şeması teması,
👉AÇIKLAMASI İÇİN TIKLAYINIZ

25 Kas 2016

MAİ DENİZ AÇIKLAMASI,TEMASI,YAPI VE AHENK UNSURLARI


TEVFİK FİKRET MAİ DENİZ ŞİİRİNİN AÇIKLAMASI VE İNCELENMESİ

MAİ DENİZ , Servet-i Fünûn ile Fecr-i Âti sanatçılarının tema, biçim, ölçü bakımından birbirine yakın olduğunu gösteriyor. “Mai Deniz”, Tevfik Fikret’in parnasizmin etkisiyle yazdığı, doğayı betimlediği bir şiiridir. Şair, denizi canlı bir varlık olarak düşünmüş, kendi ruhsal durumuyla onun hırçın ve sessiz hallerini karşılaştırmıştır. Şair, şiirde sadece deniz betimlemesi yapmamış, ruhsal durumunu da denizle karşılaştırarak ortaya koymuştur. Burada deniz, şairin duygularını anlatmada bir araçtır.

Şiir, Servet-i Fünûn dil anlayışıyla, serbest müstezat nazım şekliyle ve aruz ölçüsüyle yazılmıştır. Fecr-i Âti sanatçılarıda şiirde bu anlayışı devam ettirmiştir. Şiirde yabancı sözcük ve tamlamalar kullanılmıştır. Üzüntülerin coşkunluğu anlamına gelen ‘cuşiş-i ahzan”, mahmur saflığı anlamına gelen saffet-; rr-;ah-mur”, dağınık hayaller anlamına gelen “hayaiaî-i perişan” gibi Servet-i Fünûn’a özgü tamlamlar kullanılmış şiirde. Dolayısıyla Tanzimatçıların başlattığı dilde sadeleşme anlayışı bu şiirde yoktur. Ayrıca şiirde karamsarlık, hüzün temaları kendini hissettiriyor. Bu da Servet-i Fünûn sanatçılarının genel özelliğini yansıtmaktadır.

YAPI VE AHENK UNSURLARI

11 Kas 2016

SERENAD ŞİİRİNDEKİ İMGELER

 https://www.edebiyatfatihi.net/SERENAD ŞİİRİNDEKİ İMGELER:  
Edebî eserlerde yazar veya flairin ürettiği orijinal benzetme veya zihinsel tasarımlar “imge” olarak adlandılır. İmgede genellikle şair veya yazarın dış dünyadan aldığı  göstergeleri kendine özgü bir ifadeyle yeniden dönüfltürmesi söz konusudur. İmge, bir veya birden çok kelimeyle oluşturulabilir. Gizlenmiş benzetmeler olarak da nitelendirilen imgeler eski şiirimizde ortakken son dönem şiirinde her şairin kendine özgü olarak ürettiği imgeler, kullanımaktadır.

Ahmet Muhip Dıranas'ın SERENAD adlı şiirinde 
“Bir kuş sesi gelir dudaklarından; / Gözlerin, gönlümde açan
nergisler.” dizelerinde, dış dünyaya ait unsurlar şairin sevgilisini andıracak şekilde aktarılmış ve imgesel bir anlatım kurulmuştur. Şirde geçen “gözlerinde bulut, saçlarında çiy” olan bir kişi de şaire özgü bir imge ve özgün bir tasarım olarak değerlendirilebilir.

10 Kas 2016

Serenad şiirinin kafiye,redifleri,ölçüsü,teması,konusu,yapı özellikleri,şiir dili,imgeleri...incelemesi


SERENAD
Yeşil pencerenden bir gül at bana,
Işıklarla dolsun kalbimin içi.
Geldim işte mevsim gibi kapına
Gözlerimde bulut, saçlarımda çiğ.

Açılan bir gülsün sen yaprak yaprak
Ben aşkımla bahar getirdim sana;
Tozlu yollarından geçtiğim uzak
İklimden şarkılar getirdim sana.

Şeffaf damlalarla titreyen, ağır
Koncanın altında bükülmüş her sak.
Seninçin dallardan süzülen ıtır,
Seninçin karanfil, yasemin zambak...

Bir kuş sesi gelir dudaklarından;
Gözlerin, gönlümde açan nergisler.
Düşen öpüşlerdir dudaklarından
Mor akasyalarda ürperen seher.

Pencerenden bir gül attığın zaman
Işıkla dolacak kalbimin içi.
Geçiyorum mevsim gibi kapından
Gözlerimde bulut, saçlarımda çiğ.


 Ahmet Muhip DRANAS

İNCELEME : www.edebiyatfatihi.net

Serenad Şiirinin 
YAPI ÖZELLİKLERİ: 
Nazım Birimi ve sayısı : Dörtlük / 5 dörtlük
Serenad adlı şiir ses ve anlam kaynaşmasından oluşan beş dörtlüğün aşk teması etrafında birleştirilmesiyle oluşturulmuştur. 

Ahenk Unsurları: Ölçü , uyak ,redif,aliterasyon,asonans ve her türlü ses benzerliği
Ölçüsü: 6+5 =11’li hece ölçüsü

DİKKAT : ŞİİRDE TÜM KAFİYE VE REDİFLER İÇİN TIKLAYINIZ

TEMASI: AŞK 
Serenad Şiirinin Söz Sanatları:

TEŞBİHLER (BENZETME)
  •  geldim işte mevsim gibi kapına
  • saçlarımda çiğ. Saçının beyazlığını çiğe benzetmiştir.
  • açılan bir gülsün sen. Sevdiğini açılan bir güle benzetmiştir.
  • gözlerin gönlümde açan nergisler. Sevgilisinin gözlerini nergis çiçeğine benzetmektedir.
iSTİARE : “Serenad” fliirinde geçen “gözlerimde bulut” ifadesinde istiare sanatı yapılmıştır.  Buradaki “bulut” (kendisine benzetilen) ifadesi benzetme amacıyla “gözyaşı” yerine kullanılmıştır

TEŞHİS : “Mor akasyalarda ürperen seher”
dizesinde, insana ait olan ürperme özelliği  sehere aktarılarak kişileştirmeye başvurulmuştur
Hüsn-i Talil ( güzel neden bağlama) : 
Senin için dallardan süzülen ıtır, senin için karanfil, yasemin, zambak… Doğadaki kokuların, çiçeklerin oluş sebebi sevgilinin varlığına bağlanmıştır.

ŞİİR DİLİ: Ahmet Muhip Dıranas, kendine özgü dili, söyleyişi ve imge düzeniyle Cumhuriyet dönemi Türk şiiri içinde saygın bir yere sahiptir. Bütün şiirlerini hece ölçüsüyle yazmakla birlikte dış yapıda yaptığı yeniliklerle hecenin ilk kuşağından ayrılmıştır. Serenad adlı şiirinde de kendine özgü  imgeli bir dil kullanmıştır.Sözcük seçimindeki titizlik ve özen, sözcük dağarcığı, şiirini çevresinde yoğunlaştırdığı izlekler, yeğlediği imgeler ve imgeyi kurma biçimi giderek Ahmet Muhip’e özgü bir üslubun ve estetiğin ortaya çıkmasını sağlamıştır.

ŞAİR HAKKINDA GENEL BİLGİ:

SERENAD ŞİİRİNİN KAFİYE VE REDİFLERİ

Serenad şiirinin kafiye ve redifleri
Serenad şiiri ahenk unsurları
Serenad şiirindeki aliterasyonlar
Serenad şiirindeki asonanslar
Serenad şirinin ölçüsü

SERENAD ŞİİRİNİN KAFİYE VE REDİFLERİ

SERENAD
Yeşil pencerenden bir gül at bana,
Işıklarla dolsun kalbimin içi.
Geldim işte mevsim gibi kapına
Gözlerimde bulut, saçlarımda çiğ.

Açılan bir gülsün sen yaprak yaprak
Ben aşkımla bahar getirdim sana;
Tozlu yollarından geçtiğim uzak
İklimden şarkılar getirdim sana.

Şeffaf damlalarla titreyen, ağır
Koncanın altında bükülmüş her sak.
Seninçin dallardan süzülen ıtır,
Seninçin karanfil, yasemin zambak...

Bir kuş sesi gelir dudaklarından;
Gözlerin, gönlümde açan nergisler.
Düşen öpüşlerdir dudaklarından
Mor akasyalarda ürperen seher.

Pencerenden bir gül attığın zaman
Işıkla dolacak kalbimin içi.
Geçiyorum mevsim gibi kapından
Gözlerimde bulut, saçlarımda çiğ.


 Ahmet Muhip DRANAS


RESİMLERİ BÜYÜTMEK İÇİN RESİMLERİN ÜZERİNE TIKLAYINIZ

1 Kas 2016

“NE İÇİNDEYİM ZAMANIN” ŞİİRİNİN KAFİYE VE REDİFLERİ,İÇERİĞİ, ÖLÇÜSÜ,TEMASI,KONUSU,DİL VE ANLATIMI,AÇIKLAMASI

“NE İÇİNDEYİM ZAMANIN” ŞİİRİNİN KAFİYE VE REDİFLERİ,ÖLÇÜSÜ,TEMASI,KONUSU,ZİHNİYETİ,AÇIKLAMASI

“NE İÇİNDEYİM ZAMANIN” ŞİİRİNİN KAFİYE VE REDİFLERİ,İÇERİĞİ, ÖLÇÜSÜ,TEMASI,KONUSU,DİL VE ANLATIMI,AÇIKLAMASI
“NE İÇİNDEYİM ZAMANIN” ŞİİRİ ÜZERİNE 
Ne içindeyim zamanın,
Ne de büsbütün dışında;
Yekpâre geniş bir ânın
Parçalanmaz akışında.
Bir garip rüyâ rengiyle
Uyuşmuş gibi her şekil,
Rüzgarda uçan tüy bile
Benim kadar hafif değil.
Başım sükûtu öğüten
Uçsuz bucaksız değirmen;
İçim muradına ermiş
Abasız, postsuz bir derviş.
Kökü bende bir sarmaşık
Olmuş dünya sezmekteyim,
Mavi, masmavi bir ışık
Ortasında yüzmekteyim.
            (A.HamdiTanpınar)
            Yaşamla ölümün bıçak sırtı düzleminde, sersem sepet gezinip duran insanoğlunu, her zaman ilgilendirmiştir zaman kavramı. Özellikle de sanatçıları: Şairleri, yazarları, ressamları, müzisyenleri… Bu kişilerin yaşam boyunca ortaya koydukları, koymaya çalıştıkları şeyler de, zamanla didişmekten başka bir şey değildir aslında.
            Şairler ve yazarlar, zamanı alt etmek için kendilerine yazılı anlatımı kalkan olarak seçmiş kişilerdir. Şairler, yapıtlarında (şiirlerinde) zaman sözcüğünü şiirsel düzlemde kullanırlar ve ellerindeki kalkanı daha da sağlamlaştırmaya çalışırlar.
            Şiir, zaman kavramını somutlama aracı olarak kullanılmaktadır şairler tarafından.
            Ahmet Hamdi Tanpınar da şiirlerinde zaman kavramına yer veren, zamanı şiirle yoğurmaya çalışan şairlerimizdendir. Bu yazıda, Tanpınar’ın “Ne İçindeyim Zamanın” adlı şiirine bu açıdan bakılacak ve şiir  incelenecektir.
            Önce şiirin, içeriğe de yansıyan biçim özellileri üzerinde durmak gerekiyor. Bu özellikleri şöyle belirleyebiliriz:
a-      Şiir dörtlüklerden meydana gelmektedir.
b-     Şiirde sekizli hece ölçüsü kullanılmıştır.
c-      Şiirde çapraz uyak düzeninden (abab, cdcd, efef, ghgh) yararlanılmıştır.
Yukarıda sözü edilen biçim özellikleri şiire bir yandan kısıtlamalar getirirken, öte yandan da şiirin genişlemesine olanak tanımıştır.
            Kısıtlamalar getirmiştir: Belirli bir ölçü ve uyak düzeninde ister istemez sınırlara dayanırsınız.
            Genişlemesine olanak tanımıştır: Her dörtlükte şiirin bütünü içinde düşüncenin, duygunun yayılması söz konusudur.
            Şair, şiirin ilk dizesine “ne… ne de”yi yerleştirerek kararsızlığı gündeme getirmektedir. Zamanın içinde olmamak, bir varlık, bir nesne, bir şey olarak zaman dışı olmak yaşamamak olmasa gerektir. Zamanın büsbütün dışında olmamak ise, sanırım, yaşamsallığa, bir varlık olarak “hayatiyet bulma”ya işarettir.
            Yaşamı, nesneleri, zamanı adlandıran insanoğlu olduğuna göre “yekpare, geniş bir an”, “ezel ve ebed” içerisindeki algılamamızın bir yansımasıdır olsa olsa.
            Bu yorum içinde ilk dörtlüğe bir bütün olarak bakıldığında, görülecek olan şudur: İlk iki dizedeki zaman karşısındaki kararsızlık, netleşememe, üç ve dördüncü dizelerde yerini belirginliğe bırakmaktadır. Zaman, insanın sınırlandırıcı düş gücüyle, kavramlaştırıcılığı ve adlandırıcılığıyla bir savunma düzeneği olmuştur. Bu nedenle, zamanın içinde ya da dışında olmak, kâr ya da zarar değildir. Kısaca, insan, tek parça anların ayrılmaz akışında debelenip durmaktadır.
 https://www.edebiyatfatihi.net/

            Rüyalar belki de yaşamımızın en gerçekçi göstergeleri,kendimizle buluştuğumuz,hesaplaştığımız anlar toplamıdır.
         Tanpınar,ikinci dörtlükte “bir garip rüya rengi”nden söz etmektedir. Rüya,yaşamımızın en gerçekçi göstergesi olmasına karşın somut bir şey değildir. Dolayısıyla,rüyanın –gerçek anlamda-renginden konuşmak da söz konusu olamaz. Birinci dizedeki “bir garip rüya rengi”,ikinci dizedeki”her şekil”i uyuşturan,devinimsiz kılan,yaşamla yarı yaşam olan rüya hali arasındaki çizgiyi anlatan bir “yakıştırma”dır. Uyku ile uyuşukluk örtüşmesinde rüyanın payı elbette inkar edilemez ve sanırım bu iki dizede (Bir garip rüya rengiyle/Uyuşmuş gibi her şekil) rüya halinin,insanın uyuşukluğuna denk düşme düşüncesi şiirleştirilmiştir.
İlk bakışta,bölümün ilk iki dizesiyle sonraki iki dizesi arasında bir karşıtlık varmış gibi görünmektedir. Çünkü ilk iki dizede rüya halinden kaynaklanan uyuşukluk söz konusu iken, son (üçüncü ve dördüncü) dizelerde bir devinimden, devinimle bağdaştırılacak bir nesneden,tüyden,söz edilmektedir. Tüyün ifade ettiği eğretileme ise sonunda şaire,şairin ruh haline ve oradan da bedensel yapısına yansımaktadır:”Rüzgarda uçan tüy bile/Benim kadar hafif değil.”
Üçüncü dörtlükte, şairle (ya da şiir kişisiyle) ilgili ve ikişer dizeden oluşan bir yapı var. İlk iki dizide maddi durumu anlatan bir betimleme söz konusu: “Başım sükutu öğüten/ Uçsuz bucaksız değirmen.” “Baş” (duygu dünyasına yön veren nesne), değirmene, üstelik uçsuz bucaksız değirmene benzetilmektedir. Değirmende  -şairin düşleminde-  öğütülen, un ufak edilen, zaman karşısında yoksanan ise “sükût”tur. Uçsuz bucaksızlık içindeki dağınık sessizlik…
Dörtlüğün üçüncü ve dördüncü dizelerinde soyut bir varlık (iç), somut bir varlığa (derviş) benzetilmektedir. Burada bu benzetmeden çok, son belirleme (muradına ermiş bir dervişin durumu) önemlidir. Şair, bu belirmeyle zaman karşısındaki durumun gözler önüne sermektedir: “Benim sorunum zamanla!”
Bu dörtlükte kullanılan benzetme sözcüklerinin dizelere yerleştirilme biçimi de dikkat çekicidir. Bu biçim, şöyle gösterilebilir:
Başım…………………………….
………………………..değirmen
İçim………………………………..
…………………………….derviş
(Benzetme ögeleri, çapraz olarak dize başında ve sonunda yer almaktadır.)
            Bu dizilişte, benzetme ögelerinin, dörtlüğün hem biçim, hem de içerik belirlemesinde etkili olduğu görülebilir. Zaman kavramının bilinçli ya da kurgusal olarak algılandığı yer, dünyamızdır. Çünkü  -en azından şimdilik-  zamanı algılayan insanoğlu dünyada yaşıyor. Şair de sanırım bu düşünceden hareketle, insanın zaman karşısındaki çaresizliğini biraz olsun hafifletmek için “Kökü bende bir sarmaşık/ Olmuş dünya sezmekteyim” benzetmesine tutunmaktadır.
Masmavi bir ışık ortasında (yaşamla ölüm arasında, zamanın tedirgin ettiği bir dünyada) dönenip duran şair, son iki dizeyle başa, zaman karşısındaki kararsızlığa dönmektedir.
“Ne İçindeyim Zamanın” şiiri, biçim olarak kolay bir şiir olarak görünmesine karşın, zaman gibi “belalı” bir kavramı ele alması bakımından duyumsanması bile güç bir şiir olarak karşımızda durmaktadır.
(Fahrettin Koyuncu, Düş Körükçüleri, Suteni Yayıncılık, 1997)

5 Eki 2016

MAKBER ŞİİRİNİN TÜM REDİF VE UYAKLARI,AHENK UNSURLARI,ÖLÇÜSÜ,SESE DAYALI SANATLARI,NAZIM BİRİMİ,UYAK ŞEMASI,TEMASI,VE NAZIM TÜRÜ

Makber, Abdülhak Hamit Tarhan'ın karısı Fatma Hanım'ın ölümü üzerine yazdığı şiiri. O yıllarda yeni yeni oturan Avrupai Türk Şiiri tarzının en önemli örneklerinden biri olarak yerini almış, yazılmasından onlarca yıl geçtikten sonra bile birçok şairin esin kaynağı olmuştur. Okurun duygularına seslenen eser metafizik ürpertiyi (ölüm korkusu) de Türk şiirine getirmiştir.

29 Eyl 2016

Ziya Paşa diyar-ı küfrü gezdim gazelinin ahenk unsurları, ölçüsü,uyakları,redifleri,nazım birimi,uyak şeması,teması,nazım türü,açıklaması

ZİYA PAŞA - GAZEL

10 Eyl 2016

MAKBER ŞİİRİ TEMASI,NAZIM BİRİMİ SAYISI,NAZIM TÜRÜ,GERÇEKLİK,GELENEK,TAHLİLİ

MAKBER ŞİİRİ ÜZERİNE
Abdülhak Hâmid Tarhan'ın, (ö. 1937) karısının ölümü üzerine yazdığı manzum eser.
Abdülhak Hâmid, 1883 Ekiminde baş-şehbender olarak tayin edildiği Bombay'a giderken eşi Fatma Hanım'ı da berabe­rinde götürmüştü. Vereme yakalanmış olan Fatma Hanım'ın sağlığı burada daha da bozulunca İstanbul'a dönmek için bin­dikleri gemide hastalığın ilerlemesi üze­rine o sırada Beyrut'ta vali olan ağabeyi Abdülhak Nasûhî'nin evine inerler. Fatma Hanım burada ölür (21 Nisan 1885) ve bu­raya defnedilir. Makber, Hâmid'in Bey­rut'ta kaldığı kırk gün içinde yazdığı uzun ve tek bir şiirden ibaret eseridir (Abdül­hak Hâmid'in Hâtıraları, s. 166-169).

1 Haz 2016

NECİP FAZIL "EVİM" ŞİİRİ TAHLİLİ

Yaşar BEÇENE


Evim ! 
Ahşap ev; camlarından kızıl biberler sarkan!
Arsız gökdelenlerle çevrilmiş önün, arkan!
Kefensiz bir cenaze, çırılçıplak, ortada...
Garanti yok sen gibi faniye sigortada!
Bir köşende anneannem, dalgın Kuran okurdu
Ve karşısında annem, sessiz gergef dokurdu.
Semaverde huzuru besteleyen bir şarkı;
Asma saatte tık tık zamanın hazin çarkı...
Çam kokulu tahtalar, gıcır gıcır silinmiş;
Sular cömert, "temizlik imandandır" bilinmiş...
Komşuya hatır soran sıra sıra terlikler.
Ölçülü uzaklıkta, yakın beraberlikler...
Seni yiyip bitiren, kırk katlı ejder oldu;
Komşuluk, mana ve ruh, ne varsa heder oldu;
Bir yeni nesil geldi, üst üste binenlerden;
Göğe çıkayım derken boşluğa inenlerden...
Seninle sarmaş dolaş, kökten bozuldu denge;
Vuran kimse kalmadı bu davayı mihenge...
Şimdi git, mahkemede hesap ver, iki büklüm;
Cezan, susuz, ekmeksiz, olduğun yerde ölüm
Evim, evim, vah evim, gönül bucağı evim!
Tadım, rengim, ışığım, anne kucağı evim!
Necip Fazıl Kısakürek

12 Nis 2016

SİS ŞİİRİ İLE SİSTE SÖYLENİŞ ŞİİRİNİN KARŞILAŞTIRILMASI

SİS ŞİİRİ İLE SİSTE SÖYLENİŞ ŞİİRİNİN KARŞILAŞTIRILMASI

HAZIRLAYAN : www.edebiyatfatihi.net yayın ekibi

10 Nis 2016

MERDİVEN ŞİİRİ AHENK UNSURLARI (KAFİYE ,REDİFLERİ,ÖLÇÜSÜ,ALİTERASYON,ASONANS)

MERDİVEN ŞİİRİ AHENK UNSURLARI (KAFİYE ,REDİFLERİ,ÖLÇÜSÜ,ALİTERASYON,ASONANS)
MERDİVEN ŞİİRİ AHENK UNSURLARI (KAFİYE ,REDİFLERİ,ÖLÇÜSÜ,ALİTERASYON,ASONANS)
MERDİVEN ŞİİRİ AHENK UNSURLARI (KAFİYE ,REDİFLERİ,ÖLÇÜSÜ,ALİTERASYON,ASONANS)

MERDİVEN ŞİİRİ AHENK UNSURLARI (KAFİYE ,REDİFLERİ,ÖLÇÜSÜ,ALİTERASYON,ASONANS)

İNCELEME: www.edebiyatfatihi.net
MERDİVEN

Ağır ağır çıkacaksın bu merdivenlerden,     "RAK" ZENGİN UYAK
 Eteklerinde güneş rengi bir yığın yaprak,
Ve bir zaman bakacaksın semâya ağlayarak...

Sular sarardı... Yüzün perde perde solmakta,  "MAKTA" REDİF , "OL" TAM UYAK
Kızıl havâları seyret ki akşam olmakta...

Eğilmiş arza, kanar, muttasıl kanar güller,   "ER" TAM UYAK
Durur alev gibi dallarda kanlı bülbüller...
Sular mı yandı? Neden tunca benziyor mermer?


Bu bir lisân-ı hafîdir ki rûha dolmakta,          "MAKTA" REDİF , "OL" TAM UYAK
 Kızıl havâları seyret ki akşam olmakta...

AHENK UNSURLARI

ŞİİRDE AHENK UNSURLARI ÖLÇÜ , KAFİYE ,REDİF ,ALİTERASYON VE ASONANSLA SAĞLANMIŞTIR.
Ahmet Haşim’in şiirlerinde “anlamda açıklıktan çok” “ses öğesine önem” verişi, şiiri “söz ile musiki” arasında düşünmesinden kaynaklanır. O, “şiirde her şeyden önce önemli olanın kelimenin anlamı değil, mısradaki söyleniş değeri” olduğu görüşündedir. İşte bu yüzden de, şiirlerinde aruz veznini kullanılır. 

ÖLÇÜSÜ: Merdiven şiiri aruz ölçüsünün “Mefâilün Feilâtün Mefâilün Feilün (Fa’lün)" kalıbıyla yazılmıştır.

ALİTERASYON:Şiir içinde daha çok “r” sesi kullanılışı aliterasyon sanatına yol açmış ve bu da şiirde ortaya konan ses birlikteliğine katkı sağlamıştır. Şiirde içinde “r” sesi geçen kelimeler şunlardır: “Ağır ağır, bir, merdivenlerden, eteklerinde, rengi, yaprak, ağlayarak, sular, sarardı, perde perde, ruha, seyret, arza, kanar, güller, durur, benziyor, mermer.” Ayrıca şiir içinde kullanılan harf tekrarı dışındaki mısra tekrarı olan “kızıl havaları seyret ki akşam olmakta” söyleyişi de okuyucuya verilmek istenen mesajının duyurulması ve şiirde ses olarak bir bütünlük oluşması açısından önemlidir.

30 Mar 2016

MERDİVEN ŞİİRİNDEKİ İMGELER VE İMGELERİN ŞİİRİN ANLAMIYLA İLİŞKİSİ

MERDİVEN ŞİİRİNDEKİ İMGELER NELERDİR?
MERDİVEN ŞİİRİNDEKİ İMGELER NELERDİR?
Merdiven şiirindeki  imgelerin şiirin anlamıyla ilişkisi 

AHMET HAŞİM MERDİVEN ŞİİRİ SÖZ SANATLARI,EDEBİ SANATLARI NELERDİR?

AHMET HAŞİM
MERDİVEN ŞİİRİ SÖZ SANATLARI

AÇIK DENİZ ŞİİRİNDEKİ SÖZ SANATLARI,EDEBİ SANATLARI

AÇIK DENİZ ŞİİRİNDEKİ SÖZ SANATLARI,EDEBİ SANATLARI

AÇIK DENİZ ŞİİRİNİN KAFİYE, REDİFLERİ, AHENK UNSURLARI

AÇIK DENİZ ŞİİRİNİN KAFİYE, REDİFLERİ, AHENK UNSURLARI

AÇIK DENİZ ŞİİRİNİN KAFİYE, REDİFLERİ, AHENK UNSURLARI
AÇIK DENİZ ŞİİRİNİN KAFİYE, REDİFLERİ, AHENK UNSURLARI

BIRAK BENİ HAYKIRAYIM ADLI ŞİİRİN RİTİM,AHENK,KAFİYE ,REDİF ,YAPI ÖZELLİKLERİ

Bırak Beni Haykırayım adlı şiirin ritim ve ahenk, yapı özellliklerini inceleme
Bırak Beni Haykırayım adlı şiirin ritim ve ahenk, yapı özellliklerini inceleme
Bırak Beni Haykırayım adlı şiirin ritim ve ahenk, yapı özellliklerini inceleme
Bırak Beni Haykırayım adlı şiirin ritim ve ahenk, yapı özellliklerini inceleme

AHMET HAMDİ TANPINAR MAVİ ,MAVİYDİ GÖKYÜZÜ ŞİİR İNCELEMESİ

AHMET HAMDİ TANPINAR
MAVİ , MAVİYDİ GÖKYÜZÜ
ŞİİR İNCELEMESİ

MAVİ MAVİYDİ GÖKYÜZÜ ŞİİRİ SÖZ SANATLARI (EDEBİ SANATLARI)

AHMET HAMDİ TANPINAR
MAVİ MAVİYDİ GÖKYÜZÜ ŞİİRİ 

 SÖZ SANATLARI (EDEBİ SANATLARI)

MAVİ MAVİYDİ GÖKYÜZÜ ŞİİRİ KAFİYE VE REDİFLERİ ,ÖLÇÜ ...(AHENK UNSURLARI)

AHMET HAMDİ TANPINAR
MAVİ MAVİYDİ GÖKYÜZÜ ŞİİRİ
AHENK UNSURLARI