Sayfa 87
Hazırlık Çalışmaları
1)Şiir, duyguların etkileyici bir biçimde ve akıcı bir
üslupla dile getirilmesidir. Eserlere estetik bir nitelik kazandırmak isterler.
3) Manevi konularda bir bilginin aktarılması için yazılan
şiirler sanat metni sayıldığı gibi öğretici bir nitelik de taşıyabilir.
1.Etkinlikestonline.blogcu.com
Aliterasyon: r, l
Asonans: a, e
Sayfa 88
İle, çağırayım mevlam seni
Uyaklar: ş: yarım kafiye, ile:redif, çağırayım mevlam seni:
(tüm dörtlüklerde redif)
Sa:zengin kafiye, ler, lar: redif al:tam uyak, l:
yarım uyak
Uyak şeması: abab, cccb, dddb, eeeb
Ölçü(hece sayısı): 8’li hece ölçüsü
1)İslamın kabulünden sonra Türk şiirinde kullanılmaya
başlamıştır. Dolayısıyla bu kelimeler İslam öncesi nazım şekillerinden biri
olan koşukta görülmez.
2.Etkinlik
a. Arapçadan gelen uzun ünlülerin çoğu günümüzde
kısaltılarak yazılmaktadır.
3.Etkinlik
b. Tasavvufa göre yeryüzündeki her şey tabiattaki işlevini
yerine getirirken bir bakıma Allah’a ibadet eder. Yunus Emre bu nedenle dağlar,
taşlar, kuşlarla birlikte Allah’a ibadet etmeyi hiç durmadan onu zikretmeyi
arzulamaktadır.
4.Etkinlik
Dörtlük, 7, çağırayım Mevlam seni
5.Etkinlik
a. İlahi aşk
b. Şiir ilahi türünde yazılmıştır. Şiirin yapısı ile ilahi
türünün özellikleri uygundur. Şairin dile getirdiği duygular ilahi aşkın bir
dışavurumudur.
Sayfa 89
6.Etkinlik
a. İlahi denince akla ilk gelendir. 13. Yüzyılın ikinci
yarısı ile 14. Yüzyılın birinci yarısında yaşamıştır. Medrese eğitimi görmüş,
tasavvuf düşüncesini çok iyi yorumlamıştır. Aruz ve heceyi birlikte
kullanmıştır. Ona göre insan, nefsine hakim olmakla tutkularından kurtularak
Allah’a ulaşabilir.
b. Yunus
Emre (ilahi): Allah
sevgisi, Allah’a yakarış temasını işler. Dil sadedir. Arapça kelimelere yer
verilmiştir. İlahi türünde yazılmıştır. Dini bir duyarlılık dile getirilmiştir.
İslam medeniyetini yansıtan söyleyişlere yer verilmiştir.
Alp Er Tonga:
Alp Er Tonga’nın ölümünden duyulan üzüntü dile getirilmiştir. Dil, Türkçenin
saf ve yalın olduğu dönemi yansıtır. Koşuk nazım biçimiyle yazılmıştır.
Bireysel bir duyarlılık dile getirilmiştir. Yalnızca Trüklere özgü söyleyişlere
yer verilmiştir.
Sayfa 90
7.Etkinlik
Aliterasyon: m, r, y
Asonans: e, iestonline.blogcu.com
Tekrarlanan kelime grubu: demedim mi
Uyaklar: mazsın, demedim mi: redif,
R: yarım uyak, tir: redif, mız, mez:redif
Ölçü: 8’li hece ölçüsü
Duraklar: 4+4
1.a. Hak, aşık, Nâçâr. Bu kelimelerdeki uzun ünlüler
Arapça’nın dil özelliklerinden kaynaklanmaktadır.estonline.blogcu.com
b. İslam medeniyeti çevresindeki kavram ve
kelimeler dilin yeni kültürle ilgili ifade imkanlarından yararlanmasını
ve zengin bir anlatım özelliğine kavuşmasını sağlar.
c. Cevr, rıza lokması, dervişlik, Ali, Hak yolu, on iki imam
8.Etkinlik
a. Alevi Bektaş şairlerinin yazdığı tasavvufi şiirlerdir.
Tasavvuftaki Vahdet-i Vücud felsefesini anlatır. Hz. Muhammed, Hz. Ali için
övgüler de vardır. Nazım birimi dörtlüktür. Hece ölçüsüyle yazılır. Aruzla
yazılanları da vardır. Pir Sultan Abdal, bu tarzdaki şiirleriyle ünlüdür. Alevi
ilahilerine nefes, deme, deyiş; Mevlevi ilahilerine ayin; Gülşeni ilahilerine
tapuğ; Halveti ilahilerine de durak adı verilir.
b. Şiirde Allah ve din sevgisi, Hz. Ali’ye duyulan aşk dile
getirilmiştir. Bunlar İslam kültürüyle birlikte Türk şiirine girmiş konulardır.estonline.blogcu.com
c. Şiirde her şeyden sıyrılıp kendini yalnız Allah’a adama ,
yalnız O’nu zikretme düşüncesi vardır.
9.Etkinlik
a. Dörtlük, 6
b. Dervişlik
c. Şiir, nefes türünün yapı ve tema özelliklerine göre
yazılmıştır. Nefes türünün yapı özellikleri ilahi ile aynıdır.estonline.blogcu.com
10.Etkinlik
a. 16. Yüzyıl halk şairidir. Alevi geleneklerini şiirlerinde
yalın bir Türkçe kullanarak işlemiştir. Tekke ve tasavvufun kalıplarını aşıp
geniş bir halk kesimine seslenebildi. Divan edebiyatından etkilenmemiştir.
Sayfa 91
c.
Pir Sultan Abdal, dürüstlüğü, sadeliği ve temiz bir sevgiyi ilke edinen bir
halk aşığıdır. Onun dergahında gösterişe, zevk ve eğlenceye yer yoktur. Bu
şiirde de gerçek dervişliğin zorluğundan söz etmektedir.
Sayfa 92
11. Etkinlik
a. Asonans: a, e, i
Aliterasyon: m,n,ş
Tekrar edilen Kelimeler: değil mi
Uyaklar: ûh: zengin uyak, değil mi: redif, Ölçü:
Aruz
1.a. ruh, yaralı, sevgili, Nuh peygamber
b. Bu kelimeler dinin zamanla yapı ve ifade bakımından
değişimine bağlı olarak günümüze kadar farklılaşarak gelmiştir.
c. Uzun okunan ünlüler kapalı hece sayılır.
İslam kültürünün ürünüdür.
Ç. Türkçenin daha zengin bir ifade imkanına kavuşmasını,
anlatım bakımından zenginleşmesini sağlamıştır.
d. Nuh kelimesi ile zamanın ne kadar aldatıcı ve geçici
olduğu anlatılmak istenmiştir. Nuh peygamberin 1000 yıl yaşadığı söylenir.
Telmih sanatı vardır.
Türkçe bu dönemde eski dil varlığı ile yeni bir akım olan
Arapça’nın arasında bir arayış içine girmiştir.
2. Tevriye: Rûh kelimesi hem insan ruhu hem de sevgilinin
yanağı anlamlarına gelecek şekilde kullanılmıştır.
Tenasüp: gönül, aşık, maşuk, aşk, gamze, kirpik
Sayfa 93
12.Etkinlik
b. Beyit, 5, aa, ba, ca, da, ea, aruz ölçüsü
Gazel nazım şekli
13.Etkinlik
a. Kadı Burhaneddin’in şiirlerinde derin bir tasavvuf ve
manevi bir atmosfer vardır. Kelimelerin çoğu mecaz anlamlıdır. Bu şiirde olduğu
gibi aşk, özlem, ayrılık gibi duyguların muhatabı Allah’tır.
Anlama Yorumlama
1.İslam dininin öğretilerine ve tasavvuf felsefesine
dayanır. Türklerin İslamlaşması sonucu sosyal, siyasi ve kültürel hayatta da
meydana gelen değişimler edebi eserlere de yansımıştır.
İre: erişeceğini, Bî- hûde: boşuna
2. Hoca Dehhani, İslam etkisiyle Türk şiirinde yeni bir ekol
olan divan şiirinin ilk ustasıdır. Kendi dönemine kadar yazılagelen şiirlerin
hemen hepsinde ilahi aşk temasını işlemiştir. Hoca Dehhani, XIV. Yüzyılda ilk
kez din dışı şiire taşımıştır. Böylece kendisinden sonra gelecek ve yüzlerce
yıl sürecek divan şiirinin temelini atmıştır.
3. Dünyanın geçici olduğunu anlamış, gereksiz sözlerden
vazgeçmiştir. Tasavvuf düşüncesinde her şeyden vazgeçmek, Allah rızasını
kazanmanın ilk koşuludur.
4. Kadı Burhaneddin’in şiirinde ölmüş tenine ruh olan
Allah’ın ruhudur. Tasavvuf felsefesinde bütün insanların ruhu Allahın ruhunun
küçücük bir parçasıdır. Beden ise fanidir. Bir tasavvuf ehlinin en büyük arzusu
ruhunu sahibine tertemiz teslim etmek ve sevgiliye yani Allah’a
kavuşabilmektir.
5. Koşuk örneğinde ve Yunus Emre’nin ilahisinde aşk
teması vardır. Koşuktaki aşk beşeri aşk, ilahideki aşk ise tasavvufi yani ilahi
bir aşktır.
Değerlendirme
1.ürünleri, Anadolu’da, öğretici
2. DDDD
4.D
5.C
Muhteşemm abi hoca tahta çıkarıyo diyo oğlum sen anlat diyo sözlüler 100 100 :D
YanıtlayınSilHi, its fastidious article regarding media print, we all be familiar with media is a enormous source of data.
YanıtlayınSilHere is my web page
Yorum Gönderme
YORUM YAPARAK SORU SORABİLİR veya KATKIDA BULUNABİLİRSİNİZ...
1) Yaptığınız yorum biz onayladıktan sonra görülecektir.
2) Yazım kurallarına mümkün olduğunca dikkat ediniz.
3) Kullandığınız üslubun kişiliğinizi yansıttığını unutmayınız.
4)Yorumunuza gelecek cevabı takip etmek beni bilgilendir kutucuğunu işaretleyebilirsiniz.