SAYFA 53
5.“Duvara, bir titiz örümcek gibi, / İnce
dertlerimle işledim bir ağ.” ve “Kalbim, yırtılıyor her nefesinde,/ Kulağım,
ruhumun kanat sesinde;” dizelerini esas alarak aşağıdaki soruları cevaplayınız.
a.Bu dizelerde hangi söz sanatları
kullanılmıştır? Defterinize yazınız. Millî Edebiyat Döneminde sadeleşen dilin şiir dili hâline gelmesinde bu
söz sanatlarına nasıl bir görev yüklemiştir?
Yorumlayınız.
"Bir titiz örümcek gibi"
derken dertler örümcek ağına benzetilmiştir( teşbih ), "Ruhumun kanat
sesi" derken ruh bir kuşa benzetilmiştir ( kapalı istiare) . Ayrıca ilk
mısrada örümcek için "titiz" ifadesi kullanılarak teşhis (
kişileştirme ) yapılmıştır. "Ruhum gün doğunca sönecek" ifadesinde
ise tezat sanatı bulunmaktadır.. Milli Edebiyat Döneminde sadeleşen dil bu tarz
söz sanatları ile şiir dili haline gelmiştir. Kelime bakımından kayba uğrayan,
günlük konuşma dilini esas alan dilimiz bu sayede estetik bir söyleme yeniden
kavuşmuştur.
b.Ferdî duyguların dile getirilmesinde dilin
hangi imkânlarından yararlanılmıştır? Önceki dönemlere
kıyasla Türkçe bu anlamda
nasıl bir gelişme kaydetmiştir? Açıklayınız.
Ferdi duyguların ifade edilmesine dilin imgelem ve çağrışım gücünden, anlam demetlerinden yararlanılmıştır. Burada söz sanatları ve dilin ahenk unsurları aktif biçimde kullanılmıştır. Türkçe bu dönemde klasik edebiyat anlayışından uzaklaşarak daha özgün hayallere, daha farklı söylemlere imkan verir hale gelmiştir. Ancak Divan Edebiyatında görülen ses uyumlarından burada da yararlanılmıştır.
c.Millî Edebiyat Dönemindeki şiir hareketlerinin bu dönemin şiirini nasıl şekillendirdiğini yorumlayınız.
Milli Edebiyat Dönemindeki şiir hareketleri bu dönemin şiirini en çok şiirin biçimsel özellikleri ve şiirde kullanılan kelime edebiyatfatihi.net tıklayın kadrosu bakımından etkilemiştir. Milli Edebiyat Döneminde halk şiiri şekil ve duyuş özelliklerine geri dönüş, bu dönem şiirinin ana çatısını da belirler. Ölçüde hece ölçüsü, dilde sadelik fakat ahenkli bir anlatım bu dönem şiirine de damgasını vurmuştur.
ç.Şairin içinde bulunduğu ruh hâlini söyleyiniz.
Şair kendini üzgün hissetmektedir. Ümitsizlik ve ruhsal yorgunluk ruhunu esir almıştır şairin. Ruhsal olarak şair oldukça hassas ve kırılgandır. Yalnızlığı bu hassaslığı artırmaktadır.
d.Şairin ruh hâlini yansıtan ve doğadaki unsurlarla çağrışım kurarak anlatmaya çalıştığı imgeler nelerdir? Bu imgelerin şiirdeki işlevleri nedir? Sözlü olarak ifade ediniz.
Şiirin en önemli imgesi örümcek ağı imgesidir. Şair ruhundaki acıyı ve sıkıntıyı bu imgeyle somutlaştırmıştır.İlk dörtlüğün sonunda kullanılan ölüm ve hayata veda imgesi şairin ruhsal durumunu tamamlar niteliktedir. Şair ruhunu edebiyatfatihi.net orijinal içerik duvar dibinde çırpınan bir kuşa benzetmiştir, bu imgeyle çaresizliğini ve huzursuzluk içindeki ruhsal devinimlerini dile getirmiştir.
6.Örümcek Ağı şiirinin ses akışını ve ölçüsünü tespit ediniz. Dönemin sanat anlayışıyla bağlantı kurarak bu ölçünün tercih edilme sebebini açıklayınız.
Şiir, ses akışı olarak müzikal ögelere yaslanmaktadır. Yani şiirin ahenk unsurları güçlüdür. Şiirde hece ölçüsü kullanılmıştır. Dönemin sanat anlayışında artık aruz ölçüsünün yeri yoktur. Milli Edebiyat Döneminden itibaren edebiyatımızda geçerli olan ölçü hece ölçüsüdür.
Ferdi duyguların ifade edilmesine dilin imgelem ve çağrışım gücünden, anlam demetlerinden yararlanılmıştır. Burada söz sanatları ve dilin ahenk unsurları aktif biçimde kullanılmıştır. Türkçe bu dönemde klasik edebiyat anlayışından uzaklaşarak daha özgün hayallere, daha farklı söylemlere imkan verir hale gelmiştir. Ancak Divan Edebiyatında görülen ses uyumlarından burada da yararlanılmıştır.
c.Millî Edebiyat Dönemindeki şiir hareketlerinin bu dönemin şiirini nasıl şekillendirdiğini yorumlayınız.
Milli Edebiyat Dönemindeki şiir hareketleri bu dönemin şiirini en çok şiirin biçimsel özellikleri ve şiirde kullanılan kelime edebiyatfatihi.net tıklayın kadrosu bakımından etkilemiştir. Milli Edebiyat Döneminde halk şiiri şekil ve duyuş özelliklerine geri dönüş, bu dönem şiirinin ana çatısını da belirler. Ölçüde hece ölçüsü, dilde sadelik fakat ahenkli bir anlatım bu dönem şiirine de damgasını vurmuştur.
ç.Şairin içinde bulunduğu ruh hâlini söyleyiniz.
Şair kendini üzgün hissetmektedir. Ümitsizlik ve ruhsal yorgunluk ruhunu esir almıştır şairin. Ruhsal olarak şair oldukça hassas ve kırılgandır. Yalnızlığı bu hassaslığı artırmaktadır.
d.Şairin ruh hâlini yansıtan ve doğadaki unsurlarla çağrışım kurarak anlatmaya çalıştığı imgeler nelerdir? Bu imgelerin şiirdeki işlevleri nedir? Sözlü olarak ifade ediniz.
Şiirin en önemli imgesi örümcek ağı imgesidir. Şair ruhundaki acıyı ve sıkıntıyı bu imgeyle somutlaştırmıştır.İlk dörtlüğün sonunda kullanılan ölüm ve hayata veda imgesi şairin ruhsal durumunu tamamlar niteliktedir. Şair ruhunu edebiyatfatihi.net orijinal içerik duvar dibinde çırpınan bir kuşa benzetmiştir, bu imgeyle çaresizliğini ve huzursuzluk içindeki ruhsal devinimlerini dile getirmiştir.
6.Örümcek Ağı şiirinin ses akışını ve ölçüsünü tespit ediniz. Dönemin sanat anlayışıyla bağlantı kurarak bu ölçünün tercih edilme sebebini açıklayınız.
Şiir, ses akışı olarak müzikal ögelere yaslanmaktadır. Yani şiirin ahenk unsurları güçlüdür. Şiirde hece ölçüsü kullanılmıştır. Dönemin sanat anlayışında artık aruz ölçüsünün yeri yoktur. Milli Edebiyat Döneminden itibaren edebiyatımızda geçerli olan ölçü hece ölçüsüdür.
7.Bir şiirde ahengi oluşturan ögeler: Söyleyiş
tarzı, ritim, kafiye, iç kafiye, asonans ve aliterasyon gibi ses
benzerlikleridir. Buna göre Örümcek Ağışiirinin ahenk unsurlarını şiirden
vereceğiniz örneklerle
anlatınız ve şairin bunları kullanma gerekçelerini
açıklayınız.
Şiir abab/cccb kafiye düzeniyle yazılmıştır. İlk dörtlükte "örümcek" ve "sönecek" kelimeleri arasında zengin uyak; ikinci dörtlükte "nefesinde", "sesinde", "köşesinde" kelimeleri arasında tam uyaklar; ayrıca ilk dörtlüğün son kelimesi "veda" ile ikinci dörtlüğün son kelimesi "seda" arasında zengin uyak vardır. edebiyatfatihi.net özgün ve doğru içerik "Ruhum gün doğunca sönecek gibi" mısrasında yuvarlak ünkü seslerin tekrarı ile asonans, "Şimdiden ediyor hayata veda" mısrasında ise "t" ve "d" seslerinin tekrarı ile aliterasyon yapılmıştır. Şair bu ahenk unsurlarını saf şiiri yakalamak, şiir ile müziği kaynaştırmak ve okuyanda estetik hazzı en yüksek seviyeye çıkarmak için kullanmıştır.
Şiir abab/cccb kafiye düzeniyle yazılmıştır. İlk dörtlükte "örümcek" ve "sönecek" kelimeleri arasında zengin uyak; ikinci dörtlükte "nefesinde", "sesinde", "köşesinde" kelimeleri arasında tam uyaklar; ayrıca ilk dörtlüğün son kelimesi "veda" ile ikinci dörtlüğün son kelimesi "seda" arasında zengin uyak vardır. edebiyatfatihi.net özgün ve doğru içerik "Ruhum gün doğunca sönecek gibi" mısrasında yuvarlak ünkü seslerin tekrarı ile asonans, "Şimdiden ediyor hayata veda" mısrasında ise "t" ve "d" seslerinin tekrarı ile aliterasyon yapılmıştır. Şair bu ahenk unsurlarını saf şiiri yakalamak, şiir ile müziği kaynaştırmak ve okuyanda estetik hazzı en yüksek seviyeye çıkarmak için kullanmıştır.
1 yorum var
sıtenız muhtesemmm
YORUM YAPARAK SORU SORABİLİR veya KATKIDA BULUNABİLİRSİNİZ...
1) Yaptığınız yorum biz onayladıktan sonra görülecektir.
2) Yazım kurallarına mümkün olduğunca dikkat ediniz.
3) Kullandığınız üslubun kişiliğinizi yansıttığını unutmayınız.
4) Yorumunuza emoji eklemek için "Emoticon" butonuna tıklayın.
5)Yorumunuza gelecek cevabı takip etmek beni bilgilendir kutucuğunu işaretleyebilirsiniz.
EmoticonEmoticon