tahir ile zühre geniş incelemesi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
tahir ile zühre geniş incelemesi etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

2 Nis 2014

TAHİR İLE ZÜHRE HİKAYESİNİN TAHLİLİ (OLAY ÖRGÜSÜ,KİŞİLER,YER VE ZAMAN)

"Tahir ile Zühre" halk hikayesinin tahlili

         “TAHİR İLE ZÜHRE” HİKÂYESİNE GENEL BİR BAKIŞ
       “Tahir ile Zühre” hikâyesi bir zamanlar Anadolu sahasında önem kazanan halk hikâyeciliği geleneğiyle yazılmış, Türk halk hikâyeleri içinde önemli bir yere sahip olmuştur.  Hikâyenin yaratıcısı belli değildir.  Bu hikâye manilerle örülmüş ve saz eşliğinde söylenegelmiştir.
       “Tahir ile Zühre” hikâyesi de diğer halk hikâyeleri gibi sözlü olarak yayıldığından, zaman içinde değişikliklere maruz kalmıştır ve bölgeden bölgeye değişen özellikler göstermektedir.
Hikâyenin gerek yaratılış zamanı gerek yaratılış yeri belli değildir.

TAHİR İLE ZÜHRE HİKAYESİNİN ÖZETİ

Tahir İle Zühre Hikayesi

       Eski zamanda zengin, güçlü ve şöhretli bir Padişah varmış. Bu padişahın malı, mülkü yani her şeyi varmış. Ama padişahın soyun ve tahtını sürdürecek bir çocuğu olmuyormuş. Padişah doktorlara gitmiş, adaklar adamış yine de çocuğu olmamış. Bunlardan fayda göremeyince, kendisini eğlenceye vermiş. Padişahın veziri de aynı dertten mustariptir. Padişah vezirin kendine önerdiği diyar diyar çare aramayı kabul eder. Vezirle beraber yollara düşerler. Bir ağacın altında yaşlı bir dervişle karşılaşırlar. Derviş padişah ve vezirin dertlerini anlar ve koynundan çıkardığı bir elmayı ikiye bölüp verir. İkisinin birer çocuğu olacağını; birinin kızı olacağını; adını Zühre koymalarını; birinin de bir oğlu olacağını adını Tahir koymalarını ve bunların birbiriyle evlenmelerini tembih eder. Bunları ayırmaya kalkanların başlarının dertten kurtulamayacağını da ekledikten sonra kayıplara karışır. Padişahla veziri ülkelerine geri dönerler.