Keloğlan, Kabak Gelin Masalının Kişiler, Olay Örgüsü, Mekan ve Zaman İncelemesi

KABAK GELİN 

Bir varmış, bir yokmuş, evvel zaman içinde, kalbur saman içindeyken köylerin birinde bir Keloğlan ile anası yaşarmış. Anası saçını süpürge yapar, orda burada çalışarak günlük nasiplerini çıkarırmış. Oğlu Keloğlan, tembelin tekiymiş. Bütün gün hiçbir işe bakmaz, miskin miskin oturur veyahut da yatarak zamanını geçirirmiş. Kadın bakar ki olacak gibi değil!

- “Keloğlum, keleş oğlum, elâlemin oğlu analarına bakıyor. Git sen de çalış, para kazan…” diyerek oğluna yolluk ekmek pişirip yola salar.

Keloğlan az gide uz gide bir tepenin yamacında sürülerini otlatan bir çoban görür. Hoşbeşten sonra:

“Ekmeğim sende kalsın. 3 güne kadar geldim geldim, gelmedimse helâl-hoş olsun” diyerek, çekip gidiyor.

Geri döndüğünde, çobanın ekmeğini yediğini görünce: O yanına geçerim, bu yanına geçerim koyununu aldığım gibi kaçarım deyip koyunu kucaklayıp kaçıyor

Gel zaman git zaman yolda bir kervana rast geliyor. Kervancıbaşına koyunu verip 3 gün içinde gelmezse kendilerinin olmasını söylüyor ve çekip gidiyor. Döndüğünde koyunun yerinde yeller estiğini görüp iyice sinirlenen Keloğlan:

“O yanına geçerim, bu yanına geçerim, Halılarını aldığım gibi kaçarım”

Deyip halıları alıp kaçıyor. Tepeler aşırı yol yürüdükten sonra bir köye geliyor. Bakar ki ne görsün? Herkes gülüp eğleniyor, davullar zurnalar çalınıyor. Bunun bir düğün töreni olduğunu öğrenen Keloğlan düğün sahibine halıları emanet edip yine “3 gün içinde gelmezsem helâl-hoş olsun” diyerek kayboluyor.

Geldiğinde halıları bulamayınca hiddetlenip: “O yanına geçerim, bu yanına geçerim, gelinini aldığım gibi kaçarım”,deyip gelinin elinden tuttuğu gibi geldiği yollardan, tepelerden aşarak köyüne geliyor. Evlerine vardıktan sonra gelini kapını arkasına dayayıp annesine:

-“Ana, Keloğlun sana bir gelin getirdi. Git de elini eteğini öpsün” diyerek, gelinin yanına yolluyor. Kadıncağız, gelinin duvağını açtığında ne görsün! , kaşı, gözü oyulmuş, süslenmiş bezenmiş bir kabak durmuyor mu karşısında!

Meğer o köyde her yıl mevsimi gelince kabak şenlikleri yapılır, eğlenilirmiş. Gelini kaptığı gibi, Keloğlan’ın başına fırlatan anası, oğlunu bir güzel benzetmiş. Kabak Keloğlan’ın başında parçalanmış…

Onlar orada kaldı; safalarını süpür, muratlarını ersinler.

Derleyen: Nesrin TAĞIZADE


İnceleme: edebiyatfatihi.net

Masalın Planını Oluşturan Bölümleri

Döşeme: İlk cümledeki tekerleme bölümü (Bir varmış, bir yokmuş, evvel zaman içinde, kalbur saman içindeyken)
Serim: Keloğlan ve anasının tanıtıldığı bölüm (İlk paragraf)
Düğüm: İkinci paragraftan son iki paragrafa kadar düğüm bölümüdür.
Çözüm: Keloğlan'ın kaçırdığı gelinin süslenmiş bir kabak olduğunun anlaşıldığı kısım ve annesinin kabağı Keloğlan'ın kafasında parçaladığı bölüm.
Dilek: Metnin son cümlesi (Onlar orada kaldı; safalarını süpür, muratlarını ersinler.)

edebiyatfatihi.net

Masalın Yapı Unsurları

Kişiler:
 Keloğlan, annesi, çoban, kervancıbaşı, düğün sahibi, gelin
Olay örgüsü:
Annesinin Keloğlan'ı çalışıp para kazanması evden yollaması
Keloğlan'ın emanet ettiği ekmeğini yiyen çobanın  koyununu çalması,
 Keoğlan'ın koyunu emanet ettiği kervancıbaşının halısını çalması,
Halısını emanet ettiği düğün sahibinin kızını alıp kaçması
Kaçırdığı gelinin süslenmiş kabak çıkması,
Annesinin Keloğlan'ı dövmesi

Mekân: Olaylar köyde geçmektedir.
Zaman: Belirsiz zaman ifadeleri vardır. 

Masalda mekan ve zaman değişimi çok hızlıdır. 

Yazıya Tepkini Göster!

Bir Yorum Yaz

YORUM YAPARAK SORU SORABİLİR veya KATKIDA BULUNABİLİRSİNİZ...

1) Yaptığınız yorum biz onayladıktan sonra görülecektir.
2) Yazım kurallarına mümkün olduğunca dikkat ediniz.
3) Kullandığınız üslubun kişiliğinizi yansıttığını unutmayınız.
4)Yorumunuza gelecek cevabı takip etmek beni bilgilendir kutucuğunu işaretleyebilirsiniz.

Daha yeni Daha eski

Reklam

Reklamlar