Sevgili takipçilerimiz , bu yazımızda 19.yüzyılın önemli devlet adamı ve şairi Ziya Paşanın ünlü gazelini açıklayıp yorumlayacağız... Ziya Paşa Tanzimat döneminde Doğu-Batı çatışmasını en çok yaşayan sanatçı olup şiirlerinde yaşadığı döneme eleştirel bir bakış açısı getirmiştir...Aşağıdaki gazelinde bunu görmekteyiz...www.edebiyatfatihi.net
ZİYA PAŞA GAZELİ
ZİYA PAŞA GAZELİ
Diyar-ı küfrü gezdim beldeler kâşâneler gördüm
Dolaştım mülk-i islamı bütün viraneler gördüm
Bulundum ben dahi dar-üş-şifa-yı Bab-ı Âli'de
Felatun'u beğenmez anda çok divaneler gördüm
Huzur-ı gûşe-yi meyhaneyi ben görmedim gitti
Ne meclisler ne sahbâlar ne işrethaneler gördüm
Cihan namındaki bir maktel-i âma yolum düştü
Hükümet derler anda bir nice salhaneler gördüm
Ziya değmez humarı keyfine meyhane-i dehrin
Bu işretgehte ben çok durmadım ammâ neler gördüm
Ziya Paşa
günümüz Türkçesiyle
Küfür diyarı denilen Batı'yı , Avrupa ülkelerini gezdim, orada bayındır şehirler ve köşkler gördüm
Islam ülkelerini de dolaştım, baştan sona viraneler gördüm
Ben de Babıali hastanesinde bulundum
Orada Eflatun'u beğenmeyen nice divaneler gördüm
Hiçbir zaman meyhane köşesinde (dünyada) huzur bulamadım
Zira pek çok mecliste, eğlence âlemlerinde bulundum
Adına dünya denilen ve insanların topluca katledildiği bir yere yolum düştü
Orada da hükümet denilen mezbahalar gördüm
Ziya, içkinin sebep olduğu baş ağrısı bu dünyan meyhanesinin keyfi için çekilmez
Bu dünya meyhanesinde ben çok kalmadım ama neler gördüm...
Şiirde Osmanlı'nın geri kalma nedenleri üzerinde durulmuş, Tanzimat Dönemi'nde yapılan yenilik, ve değişimlerin tam anlamıyla karşılığını bulmadığı, yenileşme çabalarının fazla etkisinin hissedilmediğini görüyoruz.
www.edebiyatfatihi.netGördüm, dolaşdım” eylemlerinde birinci tekil şahıs eki kullanılmıştır? Şiirde “bulundum görmedim gitdi, yolum düşdü, çok durmadım” gibi sözcüklerde de birinci tekil kişi eki kullanılmıştır.
Ziya Paşa, birinci tekil kişi eki kullanarak olumsuz duruma bizzat şahit olduğunu ifade etmiş.
Şair, şiirde belirtilen olumsuz durumu kendisi görmüş. Buradan şu sonuç da çıkabilir: Şair bir aydın olarak olumsuz tabloyu görüyor, aydınlar adına dile getiriyor; ama yöneticiler, bu yanlışlıkları ya fark etmiyor ya da görmezden geliyor.
Gazelde eleştirel bir bakış var. Bu bakımdan halk şiirindeki "taşlama"ya benzemektedir. Halk edebiyatında koşma nazım şeklinin bir türü olan taşlamalarda kişilerin veya toplumun aksak yönleri eleştirilir. (Divan edebiyatında kişilerin veya toplumun yerildiği şiirlere "hicviye" dendiğini belirtelim.)
inceleme yerine günümüz türkesi koyulmuş?
YanıtlayınSil"Şiirde Osmanlı'nın geri kalma nedenleri üzerinde durulmuş" mu? Ciddi misiniz? Hani nerede?
YanıtlayınSilYorum Gönderme
YORUM YAPARAK SORU SORABİLİR veya KATKIDA BULUNABİLİRSİNİZ...
1) Yaptığınız yorum biz onayladıktan sonra görülecektir.
2) Yazım kurallarına mümkün olduğunca dikkat ediniz.
3) Kullandığınız üslubun kişiliğinizi yansıttığını unutmayınız.
4)Yorumunuza gelecek cevabı takip etmek beni bilgilendir kutucuğunu işaretleyebilirsiniz.