Tanzimat Dönemi'nde Batılı tarzda ilk örnekleri verilen hikaye türü Servetifünun’da olgunlaşmış,  Milli Edebiyat Dönemi'nde ise  dilde sadeleşme hareketleriyle oldukça gelişmiştir. Cumhuriyet Dönemi'nde önceki dönemlerden farklı konu ve temaların işlendiği bir tür haline gelen hikaye gelişimini sürdürmüştür. Cumhuriyet Dönemi'nde farklı anlayışları benimseyen hikaye örnekleri verilmeye başlamıştır. Bunlardan biri de bireyin iç dünyasını ele alan hikayeler... Bu yazımızda bireyin iç dünyasını esas alan hikaye türünün özelliklerini ve temsilcilerini yazdık...





Bireyin İç Dünyasını Esas Alan Hikayeler (1940-1960) Özellikleri, Temsilcileri
  • Edebiyatımızda 1930'lardan sonra bu tip hikayeler gelişmeye başlamıştır.
  • Kişinin iç dünyasındaki gelgitleri ele alır. 
  • Yazarlar, olaylardan ve insanlardan hareketle bireyin psikolojisini aktarmaya çalışmışlardır.
  • Bireyin iç dünyasını esas alan hikayelerde bunalım, yabancılaşma, bireyin toplumla hesaplaşması, yalnızlık, sıkıntı, bilinçaltı, bireysel sorgulamalar, evrenin düzeni gibi konular ele alınır. edebiyatfatihi.net
  • Bireyin iç dünyasını esas alan eserlerde anlatılan mekanlar, bahsedilen olaylar, dile getirilen zamana dilimi bireyin üzerindeki etkisiyle beraber okuyucuya sunulmuştur.
  • Bireyin iç dünyasını esas alan eserlerde yerine göre daha sanatsal ve kapalı bir dil kullanılmış, çağrışımlara yer verilmiştir.
  • Psikoloji ve psikiyatriden faydalanmışlardır. 
  • Bilinç akışı ve iç konuşma gibi teknikler kullanmışlardır.
Temsilcileri: Haldun Taner, Tarık Buğra, Sabahattin Kudret Aksal, Peyami Safa, Ahmet Hamdi Tanpınar, Samiha Ayverdi, Oktay Akbal, Mustafa Kutlu


Örnek Hikaye İncelemesi

TARIK BUĞRA "OĞLUMUZ" HİKAYESİ
İnceleme: www.edebiyatfatihi.net

Bir çocuğu hakkıyla yetiştirmek çok zor, tekrarı ve telafisi olmayan çetin bir deneyim anne ve babalık. Bir çocuğu geleceğe hazırlamak, onu layıkıyla yetiştirmek, güçlü meziyetlerle donatıp daha sonra yuvadan uçurmakla iş bitmiyor sadece... Anne ve babalık sorumluluğu hiç bitmeyen ulvi bir görev.
Anne babalar için evlatlarının yaşı kaç olursa olsun onlar hep çocuktur. Onlar için hep bir kaygı ve endişe duyulur. Bizdeki gibi güçlü ve sıkı aile bağları olan toplumlarda bu durum daha belirgindir.

Oğlumuz Hikayesinin Konusu, Teması, Çatışması, Dil ve Anlatım Özellikleri, Milli ve Manevi Değerler
Konusu: Edebiyatımızın önemli yazarı Tarık Buğra Oğlumuz hikayesinde oğulları için endişelenen bir anne-babayı sımsıcak üslubuyla anlatıyor. Yukarıda da yazdığım gibi anne babalar için evlatları kaç yaşında olursa olsun hep çocuktur. Oğlumuz hikayesinde de sorunlu bir gençlik dönemi geçiren ve son zamanlarda eve geç gelen Ömer adındaki oğullarının artık yuvadan uçmak üzere olduğunu fark eden bir anne babanın duygu yüklü halleri anlatılıyor. edebiyatfatihi.net

Teması: Evlat sevgisi

Kişiler ve Özellikleri:
Baba: Hikaye babanın ağzından anlatılmaktadır. Oğlu için endişelenen biridir. Sert görünmeye çalışsa da duygusal bir yapısı vardır. Oğluna çok düşkündür, onun için endişelenir.

Ömer: Sorunlu bir gençlik dönemi geçiren kendi ayakları üstünde durmak için bir gençtir. Yaşı ilerledikçe ailesinden kopması anne ve babasında endişe ve korkuya sebep olur.
Anne: Oğlu için endişelenen, fedakar ve duygusaldır.

Anlatıcı: Hikayedeki olaylar babanın ağzından anlatılmaktadır.

Anlatım Teknikleri: Ağırlıklı olarak iç monolog tekniği kullanılmakla birlikte baba ile anne arasındaki konuşmalar diyalog tekniğiyle verilmiştir. 

Anlatım Biçimi: Öyküleyici ve betimleyici anlatım biçimleri...
                                                  


Yazıya Tepkini Göster!

Bir Yorum Yaz

YORUM YAPARAK SORU SORABİLİR veya KATKIDA BULUNABİLİRSİNİZ...

1) Yaptığınız yorum biz onayladıktan sonra görülecektir.
2) Yazım kurallarına mümkün olduğunca dikkat ediniz.
3) Kullandığınız üslubun kişiliğinizi yansıttığını unutmayınız.
4)Yorumunuza gelecek cevabı takip etmek beni bilgilendir kutucuğunu işaretleyebilirsiniz.

Daha yeni Daha eski

Reklam

Reklamlar