Gülten Akın Maraş'ın ve Ökkeş'in Destanı'ndan Şiiri
Maraş'ın Ve Ökkeş'in Destanı'ndan İncelemesi

Konusu: Kurtuluş Savaşı mücadelesini işleyen bu destansı şiirde Gülten Akın bir kentin direnişini, düşmana karşı koyuşunu ve utkusunun büyük bir coşkuyla dile getiriyor.

Teması: Kahramanlık, yiğitlik

Ahenk Unsurları:

Şiirde belli bir kafiye düzeni yoktur. Şiir serbest nazımla yazılmıştır. Şiirde ahengi sağlayan ögeler kafiye, redif, kelime tekrarları ve her türlü ses benzerliğidir.

edebiyatfatihi.net


Maraş ve Ökke'in Destanı Hakkında Bilgiler
Hukuk fakültesi mezunu olan Gülten Akın, kaymakam olan eşiyle birlikte gittiği Anadolu’nun değişik şehirlerinde 1958 – 1972 yılları arasında öğretmenlik ve avukatlık yaptı. Genç yaşlardan itibaren meydana getirdiği eserlerle kadın şair olmaz anlayışını ortadan kaldıran Gülten Akın’ın eşiyle birlikte görev yaptığı illerden bir tanesi de Maraş’tı.

Gezip gördüğü yerlerden aldığı esinle zenginleşen ve coşkulu bir insan sevgisiyle yoğrulan şiiri, toplumsal sorunları, yaşam-halk ilişkisini öne çıkarmıştır. Kahramanmaraş’ta görev yaptığı dönemde halkın vatan ve bağımsızlık sevgisini, TBMM henüz Maraş’a Kahramanlık ünvanı vermeden önce yazdığı bu kitapla destanlaştırmıştır.

Gülten Akın Kimdir?

2015'te kaybettiğimiz Gülten Akın, son dönem Türk şiirinin en önemli isimlerindendir.

(d. 23 Ocak 1933, Yozgat- ö. 4 Kasım 2015). Türk şair ve yazar.

23 Ocak 1933 yılında Yozgat’ta doğdu. Ortaöğrenimini Beşiktaş Atatürk Anadolu Lisesi 'nde tamamladı. 1955'te Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ni bitirdi. 1956’da Yaşar Cankoçak'la evlendi. Beş çocuk büyüttü. 1958-1972 arasında kaymakam olan eşinin görevi nedeniyle Anadolu’nun çeşitli ilçelerinde yaşadı. Gevaş, Alucra, Gerze, Sarayilçelerinde ve Kahramanmaraş'ta yardımcı avukatlık, avukatlık ve öğretmenlik yaptı.

Son Haber gazetesinde ilk şiiri 1951'de yayımlandı. Ardından Hisar, Varlık, Yeditepe, Türk Dili, Mülkiye gibi dergilerde çıktı. Başlarda şiirlerinin konusu doğa, aşk, ayrılık, özlem iken, daha sonraları ise toplumsal sorunlar ağır bastı. 1980 öncesinde halkın yaşadıkları, onun da hayatına ve şiirine yansıdı. Daha sonraki şiirlerinde toplumsal sorunlara yöneldi. Gezip gördüğü yerlerden aldığı esinle zenginleşen ve coşkulu bir insan sevgisiyle yoğrulan şiiri, toplumsal sorunları, yaşam-halk ilişkisini öne çıkardı.

Şiirlerinde büyük ölçüdü folklor öğelerinden yararlandı. Şiir üzerine yazılarını bir araya getiren "Şiiri Düzde Kuşatmak" (1983) kitabında, halk kaynağına inme isteğini, "Halkta var olan öz ve biçimi diyalektik olarak yükseltmek, şiiri yükseltirken halkın yaşamının ve yaşam biçimlerinin yükselmesine yardımcı olmak" sözleriyle açıklar. Şiirleri pek çok dile çevrildi ve kırktan fazla şiiri bestelendi. Bestelenen şiirlerinden biri, Sezen Aksu'nun 1993 tarihli albümüne adını veren Deli Kızın Türküsüdür.

Ayrıca kısa oyunlar da yazmıştır.

Milliyet Gazetesi'nin anketiyle Dağlarca'nın ölümünden sonra yaşayan en büyük şair seçilmiştir.

Yazıya Tepkini Göster!

Bir Yorum Yaz

YORUM YAPARAK SORU SORABİLİR veya KATKIDA BULUNABİLİRSİNİZ...

1) Yaptığınız yorum biz onayladıktan sonra görülecektir.
2) Yazım kurallarına mümkün olduğunca dikkat ediniz.
3) Kullandığınız üslubun kişiliğinizi yansıttığını unutmayınız.
4)Yorumunuza gelecek cevabı takip etmek beni bilgilendir kutucuğunu işaretleyebilirsiniz.

Daha yeni Daha eski

Reklam

Reklamlar