Terci-i bend, Ziya Paşa'nın 1870’da kaleme aldığı ünlü şiiridir. Tanzimat ilk döneminin önemli şairi Ziya Paşa bu ünlü şiirini Bağdatlı Ruhi'ye nazire olarak yazmıştır. Dönemin sosyal eleştirisi olan Terkib-i Bendin geneli Divan şiir geleneğini yansıtır.  Yalnızca on beyitten oluşan her bendin sonunda bulunup bendleri birbirine bağlayan bendiyeler veya vasıta beyitleri kendi içlerinde kafiyelenmiştir: "aa xa xa xa xa xa xa xa xa xa bb". Kullanılan kafiyenin çeşidi de, tam kafiyedir. Aşağıda Terkib-i Bend'in 9.bendinin günümüz Türkçesini bulabilirsiniz...


TERKİB-İ BEND
-9-

1. Pek rengine aldanma felek eski felekdir;
Zîrâ feleğin meşreb-i nâ-sâzı dönekdir.

2. Ya bister-i kemhâda, ya vîrânede cân ver;
Çün bây ü gedâ hâke beraber girecekdir.

3. Allah'a sığın sahs-ı halîmin gazabından;
Zîrâ yumuşak huylu atın çiftesi pekdir.

4. Yakdı nice cânlar o nezâketle tebessüm,
Şîrin dahi kasd etmesi câna gülerekdir.

5. Bed-asla necâbet mi verir hiç üniforma?
Zer-dûz palan vursan eşek yine eşekdir!

6. Bed-mâye olan anlaşılır meclis-i meyde;
İşret güher-i âdemi temyîze mihektir.

7. Nush ile yola gelmeyeni etmeli tekdîr,
Tekdîr ile uslanmayanın hakkı kötekdir.

8. Nâdânlar eder sohbet-i nâdânla telezzüz,
Dîvânelerin hem-demi dîvâne gerekdir.

9. Afv ile mübeşşer midir ashâb-ı merâtib?
Kânûn-ı cezâ âcize mi has demekdir!

10. Milyonla çalan mesned-i izzetde ser-efrâz,
Bir kaç kuruşu mürtekibin câyı kürekdir.

İmân ile dîn akçedir erbâb-ı gınâda,
Nâmus u hamiyyet sözü kaldı fukarâda!..

Ziya Paşa

Günümüz Türkçesiyle:

1. Dünyanın rengine pek aldanma, dünya eski dünyadır. Çünkü bu dünyanın uygunsuz yaratılışı dönektir.
2. Ya ipekler içinde yatakta ya viranede can ver; zengin ve fakir toprağa beraber girecektir.
3. Yumuşak huylu kişinin gazabından Allah'a sığın; çünkü yumuşak huylu atın çiftesi sert olur.
4. Nice yüreği yaktı o nazik gülümsemeler. Aslan bile kişinin yüzüne gülerek saldırır.
5. Üniforma, soyu sopu kötü olana yücelik verir mi? Sırmalı altın semer vursan eşek yine eşektir.
6. Mayası kötü olan kişi şarap meclisinde anlaşılır. İçki içmek, insanın özünün iyi mi kötü mü olduğunu ayırt etmede ölçüdür.
7. Nasihat ile akıllanmayanı azarlamalı, azardan da  anlamayanın hakkı dayaktır.
8. Cahiller, kendi gibi cahillerle sohbet etmekten hoşlanır. Delilere de yine deli arkadaş gerektir.
9. Yüksek makam sahiplerini bağışlayarak mı müjdelemek lazım? Ceza çekmek acizlere, fakirlere mi özgüdür!
10. Milyonla çalanlar yüksek makamlarda başı dik oturur; birkaç kuruşu çalanın yeri de kürek cezasıdır.

Vasıta Beyti: İman ile din zengin kimselerin akçesidir. Namus, vatanseverlik ve onur ise fakirlerde kalmıştır.



Yazıya Tepkini Göster!

Bir Yorum Yaz

YORUM YAPARAK SORU SORABİLİR veya KATKIDA BULUNABİLİRSİNİZ...

1) Yaptığınız yorum biz onayladıktan sonra görülecektir.
2) Yazım kurallarına mümkün olduğunca dikkat ediniz.
3) Kullandığınız üslubun kişiliğinizi yansıttığını unutmayınız.
4)Yorumunuza gelecek cevabı takip etmek beni bilgilendir kutucuğunu işaretleyebilirsiniz.

Daha yeni Daha eski

Reklam

Reklamlar