27 Mar 2016

9.SINIFTÜRK EDEBİYATI DERSİ 2.DÖNEM 1.YAZILI SINAVI SORULARI VE CEVAPLARI (yepyeni)

Reklamlar

9.SINIFLAR TÜRK EDEBİYATI DERSİ 2.DÖNEM 1.YAZILI SINAVI SORULARI

KERAMET,ÖMER SEYFETTİN

Yangın, yarım saatten beri devam ediyordu. Fakat mahallenin ahalisi iki ev sonra söneceğine inanıyorlardı. Çünkü bir değerli kişinin türbesi vardı. Mümkün değil, o tutuşmazdı! Şiddetli bir kıble rüzgarı esiyor, alevleri, kıvılcımları saçan tahta parçalarını, türbenin üzerine altındaki evlerin çatılarına fırlatıyordu. İtfaiye bölüğü, tulumbalar son gayretlerini sarf ediyorlardı. Polisler etrafı ablukaya almışlar, kaçırılan eşyanın yağmasına meydan vermiyorlardı.Çiroz Ahmet etrafına bir göz gezdirdi. Bu kaşarlanmış bir külhanbeyi idi. Onca yangın demek vurgun demekti. Ama mahalle çok fakirdi. Biliyordu ki, şu yanan zavallı kulübeciklerin içinde yatak yorgandan başka bir şey yoktu. Halbuki vurgunda adet “Yükte hafif, pahada ağır şeyler”i bulmaktı. Allah belasını versin! Faydasız yangın! diye başını salladı. Ahali türbenin önüne toplanmıştı.

___Buraya gelince söner! diyorlardı.

Çiroz Ahmet, yeşil boyalı türbenin penceresine sokuldu. Kör bir kandilin hafifçe aydınlattığı sandukaya baktı. Başı ucunda iki büyük şamdan duruyordu. Sandukanın iki tarafında iki seccade yayılı idi.Açık rahlelerde büyük Kuranı Kerimler yan gelmiş yatıyorlardı.Çiroz Ahmet kelepir karşısında parlayan bir Yahudi gözüyle bunlara baktı. Askeri bir hesap yaptı. İçinden “şamdanlar onar liradan yirmi... seccadeler on beşerden otuz... kitaplardan mutlaka yazmadır. Yirmi de onlara de! etti yetmiş...” dedi. Yeşil boyalı kapıya gitti. Çiroz, kemikli omuzlarıyla kapının kuvvetini yokladı. Sonra kilidine baktı. yavaş yavaş dayanmaya başladı.


(Çiroz:Bir balık çeşidi Mecaz:çok zayıf kimse Kaşarlanmış:Bir işte deneyim kazanmış,kurnaz(kimse) Sanduka: Mezarın üzerine yerleştirilmiş, tabut büyüklüğünde tahta veya mermer sandık Kelepir: Değerinden çok aşağı bir fiyatla alınan veya alınabilecek olan şey Kandil: İçinde sıvı bir yağ ve fitil bulunan kaptan oluşmuş aydınlatma aracı Rahle: Üzerinde kitap okunan, yazı yazılan, bazıları açılıp kapanabilen alçak, küçük masa )



(İLK 5(BEŞ) SORUYU YUKARIDAKİ METNE GÖRE CEVAPLAYINIZ.)

1.Mahalle sakinlerinin,iki evden sonra yangının söneceğine kesinlikle inanmalarının temel sebebi nedir? (10 puan)


2.Çiroz Ahmet için yangın ne ifade ediyor?(10 puan)

3.Çiroz Ahmet’i bulunduğu mahallede üzen,derin düşüncelere sevk eden durum nedir?(10 puan)
4.Altı çizili sözler,hikâyenin yapı unsurlarından hangilerini oluşturur,açıklayınız.(20 puan)
Yarım saatten beri

Mahalle,türbenin önü

Çiroz Ahmet,polisler

Seccadeler
 Çiroz, kemikli omuzlarıyla kapının kuvvetini yokladı. Çiroz Ahmet, yeşil boyalı türbenin penceresine sokuldu.

 Yeşil boyalı türbenin pencere


5. Bu hikâye,konunun işlenişi açısından hangi hikâye türüne girer? (10 puan)
________________________________________________________________________________
6.Masal ile hikâye arasındaki 3(Üç) temel farkı yazınız.(4+3+3=10 puan)


7.Aşağıdaki boşlukları, uygun kelime ya da kelime gruplarıyla doldurunuz. (2*5=10 puan)
a. Mani,türkü,ninni ve bilmece .........edebiyatı ürünleridir.

b. Kasidelerde şairin kendini övdüğü,takdir ettiği kısma ...........denir.

c. Olaya dayalı belli başlı yazı türleri şunlardır:..........................................

d. Romanın hikâyeden en önemli farkı,...........................

e. Saatleri Ayarlama Enstitüsü,Huzur ve Abdullah Efendinin Rüyaları ................ ‘a aittir.

8.Aşağıdaki cümlelerde doğru olan hükümlerin sonuna(D),yanlış olanların sonuna (Y) harfini yazınız.(2*5=10 puan)
a. Oğuz Kağan destanı, bir Uygur destanıdır.

b. İnsanların iç dünyası, romanlarda tam bir gerçeklikle işlenir.

c. Fatih Sultan Mehmet,Avni mahlasıyla bir divan yazmıştır.

d. Hikâye alanında Sait Faik Abasıyanık ile Tarık Buğra, durum hikâyesinin önemli temsilcileridir.

e. “Oğlumuz” hikâyesi,Tarık Dursun Kakınç’ın ödüllü hikâyesidir.

9.SORU Anlatmaya bağlı edebi metin türleri nelerdir? Yazınız.


SORU–10a) “ O kış, çocukluktan beri gözüm olan Ali Ağa’nın kızını yarı yalvarma, yarı yıldırma ile bana nişanlayıvermişlerdi. Bizim köyde nişanlanmak, evlenmek arası kasabadaki gibi uzun sürmez. Biz böyle beklemeleri pek hayra yormayız. Ne yapayım ki, adam hala bir türlü düğüne yanaşmıyordu. Zengin baba damarı kabarıyordu. Belki bir yolunu buluruz da kızın aklını çeleriz, diye düşünüyormuş kendi kendine.” ( Sait Faik ABASIYANIK )

Yukarıdaki paragraftan aşağıdakilerden hangisi çıkarılamaz?
A) Yazarın, öykünün kahramanlarından biri olduğu B) Olayda yalnız bir kahraman olduğu
C) Anlatım dilinde yöresel söyleyişlere yer verildiği D) Öyküdeki olayların köyde geçtiği

E) Olayın geçtiği yerdeki gelenek ve göreneklere yer verildiği


 10b) Bir yazarın herhangi bir metinden hareketle yazar-gelenek ilişkisi ile ilgili aşağıdakilerden hangisi söylenemez?
A)    Yazarın daha önceki yazılan metinlerden etkilendiğini
B)    Yazarın kendinden önce yazılan yazıları metinleri okuduğu
C)   Yazarın ortak bir gelenekten beslendiği
D)   Yazarın herhangi bir gelenekten yararlanmadığı
E)    Yazarın diğer yazarlarla ortak konuları işlediğini                                                                         


Artikel Terkait

Yorumları Göster
Yorumları Gizle

YORUM YAPARAK SORU SORABİLİR veya KATKIDA BULUNABİLİRSİNİZ...

1) Yaptığınız yorum biz onayladıktan sonra görülecektir.
2) Yazım kurallarına mümkün olduğunca dikkat ediniz.
3) Kullandığınız üslubun kişiliğinizi yansıttığını unutmayınız.
4) Yorumunuza emoji eklemek için "Emoticon" butonuna tıklayın.
5)Yorumunuza gelecek cevabı takip etmek beni bilgilendir kutucuğunu işaretleyebilirsiniz.


EmoticonEmoticon

Edebiyat yazılılarında başarınızı artırın, kanalımıza abone olun!