12.SINIF DİL VE ANLATIM
Sanat metinleri -Fabl
Sayfa 16-20
Hazırlık
1.Soru. Fabl türündeki metinlerde kahramanlar niçin hayvanlardan seçilmiş
olabilir?
c. daha dikkat çekici olması ve akılda kalıcılığı sağaldığı için
kahramanlar hayvanlardan seçilir.
s.2 Edebi eserlerin eğitici yönü: her edebi eserin okuyucuya iletmek
istediği bir mesaj vardır. Edebi eserler sadece hoşa gitme, insanda estetik
duygu ve heyecan uyandırma amaçlı değildir. Aynı zamanda onda fayda da amaçlar
arsındadır. İnsanı güzele yönlendirirken faydayı da amaç edinir.
17.sayfa etkinlik1.
a. ….
b. Bu metinlerin tümünün ortak özelliği yapı unsurlarının ortak olmasıdır.
Tüm metinlerde yapıyı oluşturan unsurlar(olay örgüsü, zaman, mekan,kişiler, dil
ve anlatım) aynıdır.
2.Etkinlik
a.
. Metnin yazılış
amacı: Ders vermek,
. Kahramanlar, tilki ile leylektir.
. Aldatma duygusu insan özgü kötü bir davranıştır. Burada bu
davranışın ne kadar kötü olduğu vurgulanmak istenmiş. İnsanlarla alay
etmek,onarlı küçük görmek, herkese tepeden bakmak gibi davranışlar yanlış olan
davranışlardır.
. Metinde hilekar ve kurnaz bir insanı tilki temsil
etmektedir. Leylek ise akıllı, saygılı bir tipi temsil etmektedir. Leylek
ile tilki insan gibi konuşturularak intak sanatı yapılmıştır. İnsan özgü
davranışları insan dışı varlıklara yüklemeye teşhis (kişileştirme), insan
gibi konuşturmaya da intak denir.
b. fabllar …teşhis.. ve .. in tak… sanatları üzerine kurulmuştur.
Soyut düşünceleri çocukların kavramaları biraz zor olduğu için
genelde soyut kavramlar somutlaştırılarak verilir. İnsanları aldatmanın güzel
bir davranış olmadığı fikri, tilki ile leylek üzerinde somutlaştırılmış.
3. Etkinlik
a. Düşsel olay:
Tilki ile leyleğin arkadaş olması ve birbirini yemeğe davet
etmeleri.
Kişiler: Tilki ile leylek
İnsan özgü davranış,düşünce,değer ve tutumlar: aldatma, kurnazlık, masa,
sandalye, tabak unsurlarını kullanarak temek yeme, leyleğin ders olması için
tilkiyi yemeğe davet etmesi, üzüntülü bakışlar insana özgü davranışlardır.
b. Olay zinciri:
1. Tiklinin leyleği yemeğe davet etmesi.
2. masaya iki tabak koyması
3. Leyleğin tabaktan yemek yiyemeyişi
4. Leyleğin tilkiye ders vermek amacıyla onu yemeğe davet etmesi.
5. leyleğin masaya dar boğazlı bir kap içinde yemek koyması.
6. Tilkinin dar olan kaptan yemek yiyemeyişi.
c. Metinde yaşananlar gerçek hayatta yaşanacak bir olay değildir. Çünkü
leylek ile tilkinin arkadaş olmaları birbirini yemeğe davet etmeleri
düşünülemez. Fakat burada yaşananlar inansa özgü davranışlar olduğu için günlük
hayatta birebir olmasa da benzeri durumlar yaşanabilir.
Ç.Tilki. Kurnaz, hilekar arkadaşlığın değerini bilmeyen bir kişiyi temsil
etmektedir.
Leylek, akıllı, bilgili, dostluğa değer veren dürüst bir
kişiliği temsil etmektedir.
4.Etkinlik: sayfa 18.
Mekan, bir ev olarak verilmiş. Yemek masası, masada iki düz
tabak.
Zaman , metinde zaman belirsizdir. Bir zamanlar şeklinde belirsiz bir
zaman ifadesi kullanılmaktadır.
1.a.
Serim bölümü: birinci paragraf, tilki ile leyleğin arkadaş olması ve
tilkinin leyleği yemeğe davet etmesi
Düğüm bölümü:
Leyleğin tilkiden öcünü almak için onu yemeğe davet etmesi ve tilkinin bu
davete katılması. İkinci ve üçüncü paragraflar.
Çözüm bölümü: tilkinin önüne kona kaptan yemek yiyemeyişi. Leyleğin öcünü
alması.
b. Metinde bu
parçalar anlam bakımından tema etrafında şekillenerek bir bütün oluşturmuşlar.
Bu bütünlüğü sağlayan unsurlar ise leylek ile tilkidir.
5.etkinlik.
Metinde yaralanılan anlatım biçimleri, öyküleyici anlatım ve betimleyici
anlatım türleridir.
2.
.öyküleyici anlatım, betimleyici anlatım.
. Böylece sözcüğü paragraflar arsı bağlantıyı sağlayan bir ifadedir.
…..
Sayfa 19.
3.a. metnin teması evrenseldir.
b. insanları aldatmamanın ne kadar önemli olduğu
vurulanmış. Hilekar olmanın da kötü bir davranış olduğu vurgulanmış.
c. Ahlaki değerler insan özgü değerlerdir. Toplum içinde yaşayan herkes
başkalarının haklarına saygılı olmak, onlara iyi davranmak zorundadır.
Başkalarını aldatan bir gün kendisi de aldanabilir.
6. Etkinlik
. Hayır, metnin ses akışını bozan kelime yoktur.
. Hayır, gereksiz söz tekrarı yok.
. Kelime ve cümle düzeyinde gereksiz ifadeler yok.
. Karmaşık ve anlaşılması güç ifadeler yok.
. Metin sade, gösterişsiz süssüz bir anlatımla yazılmış.
. Hayır, kullanılmayan kelime ve söz öbeklerine yer verilmemiş.
Bu özellikleri göz önünde bulundurduğumuzda metin akıcı, açık ,
anlaşılır bir dille yazılmıştır.
4. Dil göndergesel işlevde kullanılmış.
7. Etkinlik. Şapur şupur ikilemesi ses bakımından anlam ile bir bütünlük
arz etmektedir. Anlatılmak istenen davranış taklide dayanan bir ses ile
ifade edilmiştir.
YORUMLAMA
1.Tilkinin leyleğe yaptığı davranış doğru bir davranış değildir. Bu yüzden
doğru bulunamaz.
2.Tilkinin kurnazlık yönünü dikkate almıştır. Leylek ise doğruluk yönüyle
ele alınmış.
8. etkinlik. …….
Sayfa 20. DEĞERLENDİRME
1.
. Fabllarda maç okuyucuya ders vermektir.
. Fabllarda kahramanlar hayvanlar arsından seçilirken..
. Fabllarda mekan genellikle ormandır.
2. Aşağıdaki bilgilerden doğru olanları işaretleyiniz.
Birinci ve ikinci cümledeki bilgiler doğru diğer iki cümle yanlıştır.
3. fabllar ders verme yönünden etkili metinlerdir. Bu yüzden özellikte
çocukların eğitilmesinde soyut kavramlar somutlaştırılarak verilir. Bunun için
de fabllardan yararlanılır.
4. D,D,D
HAZIRLIK sayfa21
1. Masallarda
anlatılan olağanüstü özellikler: Hayvanların konuşması, cin, peri, dev, Kaf
dağı gibi unsurlar olağanüstü unsurlardır.
2. Çocukların
hayal dünyası geniştir. Masallar, çocukları hayal kurmaya, kahramanları
kafalarında canlandırmaya sev eder. Kendilerini masaldaki kahramanın
yerine koyarlar. Olağanüstü olaylar karşı aşırı bir merak vardır.masallar
hareketli ve olaya dayalı metinlerdir. Bu yüzden çocuklar masalları daha
çok sever.
3. Halk
masalları kuşaktan kuşağa sözlü gelenek yoluyla ulaşmıştır. Nesilden nesile
anlatıla anlatıla günüme kadar ulaşmıştır.
Sayfa 27
A
|
Padişahın kızı bir gün
gördüğü rüyayı anlattığında babası onun öldürülmesini emreder.
|
B
|
Lala cellatlardan
kızı öldürmemelerini ister. Cellatlar kızın yüzünü görünce onu
öldürmekten vazgeçer.
|
C
|
Kız lalsının elini öpüp yanından ayrılır.bir ağacın
altında ağlarken yanına bir derviş gelir.
|
Ç
|
Derviş kızın evlat edinir.
Eski bir konağa getirir. 41 tane anahtar verir. 41. Odayı açmamasını söyler.
|
D
|
Kız kırk birinci odayı açtığında pencereden dışarı
bakarken bir papağanın konuşmasını işitir.
|
E
|
Papağan derviş babanın kızı
yiyeceğini söyler. Kız korkar. Derviş babaya olanı biteni anlatır.
|
F
|
Derviş baba kıza papağana onu şehzadeye vereceğini
söylemesini ister.
|
G
|
Kızla papağan her gün
konuşurlar . papağanın her gün bir tüyü dökülür.
|
H
|
Şehzade papağanın durumunu öğrenmek için onu takip
eder kızı bulur. Ona aşık olur.
|
I
|
Şehzade annesine pencerede
gördüğü kızı istemsini söyler.
|
İ
|
Derviş baba kıza yemen padişahının oğlunun onu
istemeye geleceğini haber verir.ev ona göre hazırlanır.
|
J
|
Şehzadenin annesi iki kere
saraya gelir fakat iyi karşılanmaz, aşağılanır.
|
K
|
Şehzadenin annesi üçüncü gidişinde iyi karşılanır.
|
L
|
Derviş baba kızı vermek
için üç şart koşar.
|
M
|
Şehzade bu şartları kabul edip kızla evlenir.
|
N
|
Derviş baba şehzadenin
papağanını kesip kanını kurnalara sürer. Birinden gümüş birinden altın akmaya
başlar
|
O
|
Derviş baba kızı ile şehzadeye mutluluklar diler ve
kaybolur.
|
Ö
|
Bu arada mısır padişahı
kızın babasının sarayına baskın düzenler. Padişah kaçar.
|
P
|
Padişah ile lala kızının ülkesine gelir.
|
R
|
Saraya gelince kızı onları
tanır. Şehzadeye olanı biteni anlatır, onları affettiğini söyler.
|
S
|
Şehzade padişaha yardım edip mısır hükümdarından
ülkesini geri almasına yardım. Eder.
|
b. Olay örgüsü metinde anlatılan olayın parçalarıdır. Bu olaylar birleşerek
metni oluşturur.
c. Bu parçalar birleşerek metni meydana getirir.Metin de temayı
ortaya çıkarır.
Ç . a,b,c serim bölümüdür. D ve p arası düğüm bölümü dür.
r ve s çözüm bölümüdür.
2. etkinlik sayfa 28
a. Kız, babasını affeder.
b. iyi- kötü, söz verme- sözünde durmama,
c. Üvey anne , cadı, kötü karakterleri peri ve derviş iyi
karakterleri temsil eder. İyi- kötü kavramları bunlar üzerinden verilir.
Ç.
d.” Doğru olan sonunda mutlu olur.”
3.ETKİNLİK SAYFA 29
kişiler
|
Özellikler
|
Olağanüstü özelliğiyle temsil
ettiği insana özgü hal
|
Padişah
|
Kötü huylu, zalim biri
|
Gaddar bir kişilik
|
Padişahın kızı
|
Dürüst, doğru sözlü, iyi kalpli
|
iyilik
|
Lala
|
Merhametli, yardımsever
|
iyilik
|
Cellatlar
|
Zalim, acımasız
|
kötülük
|
Derviş Baba
|
İyi, yardımsever
|
iyilik
|
Gülboy Dadı
|
Yardımsever, hizmetçi
|
iyilik
|
Papğan
|
kötü huylu, geveze
|
kötülük
|
Şehzade
|
Alçakgönüllü
|
iyilik
|
Yemen padişahı
|
Merhametli, sevgi dolu
|
iyilik
|
Valide sultan
|
Evladına karşı merhametli,sabırlı
|
iyilik
|
b. masalda çocuklara iyi ve kötü kavramını anlatabilmek için bu unsurlar
vasıtasıyla somutlaştırılarak sunulur. Bu unsurlar
temanın somutlaştırılmasında önemli rol oynar.
1. Mekân İstanbul da bir saray, Yemen’de bir köy ve Saray. Mekân tam
belirgin değil.
2.a. Masallarda zaman belirli bir zaman değildir. Miş’li geçmiş zaman
belirsizlik ifade eder.
b. Masala gizem katar. Daha ilgi çekici hale gelir. Hayal
kurmay yönlendirir.
3.a. Anlatıcı masalın dışında biri. Olayı bütün ayrıntılarıyla bilen bir
kişidir. Her şeyi yukarıdan bakıyor gibi görür.
b. Buna ilahi bakış açısı anlatıcı denir. Hâkim anlatıcı bakış
açısı kullanılmış.
EVET
|
HAYIR
|
|
Masalda
anlatımın ön planda olduğunu söyleyebilir miyiz?
|
x
|
|
Masaldaki
olay, kişi, zaman , mekan ve anlatıcı anlatımın bir öğesi midir?
|
x
|
|
Masalın bir
anlatıcısı var mıdır?
|
x
|
|
Metindeki
anlatıcı bir olayı ve birbiriyle ilişkili olayları anlatıyor mu?
|
x
|
|
Masaldaki
olay örgüsü, tasarlanmış ve hayal edilmiş bir olaydan hareketle mi
düzenlenmiştir?
|
x
|
|
Olay
parçasının oluşumunda olay, kişi, zaman ve mekan bütünleşmiş midir?
|
x
|
|
Metinde olay,
kişilerle diğer varlıklar arasındaki karşılaşma ve çatışmalar sonucu mu ortay
çıkmıştır?
|
x
|
SAYFA 30 4. ETKİNLİK
a.
b. I. Paragrafta anlatılan sahne ve aksesuarların gözünüzün önünde nasıl
canlandığını belirtiniz.
Paragrafta anlatılan sahne sanki karşımızda duruyormuş gibi bir tablo
oluşturmaktadır. Tasvirler canlı ve gerçekçidir.
II. paragraftaki söyleşme kimler arasında geçmektedir?
Derviş Baba ile Kız arasında geçmektedir. Fakat bunu orada olan
biri olayın içine girmeden anlatmaktadır.
c. Masalda kullanılan anlatım türleri düşsel anlatım, öyküleyici ve
betimleyici anlatımdır. Bunlar daha çok yer ve kişi betimlemelerinde
kullanılmıştır.
4.a. Masalın serim bölümünden alınmıştır.
b. Masallar ya bir varmış bir yokmuş gibi
kalıplaşmış bir ifade ile ya da bu ifadelerle birlikte bir tekerleme ile
başlar.
c. Masallar hep kötülerin cezasını görmesi ,
iyilerin kazanmasıyla ve mutlu sonla biter.
d. Anonim masallar bir tekerleme
veya” onlar ermiş muradına biz çıkalım kerevetine” gibi kalıplaşmış ifadelerle
biter. Anderson masallarında böyle bir bitiş yoktur. Tekerleme ve kalıplaşmış
ifadelere rastlanmaz.
e. Modern masallarda kalıplaşmış ifadelere rastlanmaz. Halk
masalları derleme olmasından dolayı kalıplaşmış ifadeler her masalda görülür.
5.etkinlik. a.
gönderici Kanal(Dil) alıcı
anlatıcı Dilin
işlevi okuyucu
Göndergesel
işlev, kanalı kontrol işlevi
b. Bu masallarda dilin göndergesel işlavi hakimdir. Mecaz anlatım
masallarda pek kullanılmaz. Çünkü çocukların yaşları nedeniyle mecazlı
ifadeleri anlamaları zordur.
5. a.
Masallar kurmaca metinlerdir.
b.Olaya dayalı sanat metinlerinin özelliklerini gösterirler.
c. Bir anlatıcı vardır.
d. hakim anlatıcı bakış acısı kullanılır.
e. Bir olay, zaman, mekan ve şahıs kadrosundan oluşur.
Sayfa 34 DEĞERLENDİRME
1.Masallarla ilgili aşağıda verilen bilgilerden doğrun olanlarını
işaretleyiniz.
* doğru
* doğru
*yanlış
*doğru
*
2. Çocukların hayal dünyalarının gelişmesi, onların hayal kurmalarına imkan
vermek, olayı daha ilgi çekici hale getirmek için masallarda olağanüstü
olaylara yer verilir.
3. Masalların kaynağı oldukça tartışmalıdır; fakat gerçek olan bir şey
varsa o da bazı masallarda işlenen ana konulara dünyanın çok değişik
bölgelerinde rastlandığıdır; öyle ki bu masalların tek bir masal ailesine dahil
oldukları ispat edilebilmiştir. Yazılı edebiyatın başlangıcından beri, masal
bir edebî çeşit haline gelmek eğilimi göstermiştir.
Başlangıçta bu edebî çeşidin kendine has unsurlarından biri, olağanüstülük
niteliğiydi. Ama bundan, masalın özünün olağanüstü niteliğe dayandığı sonucunu
çıkarmamak gerekir. Masala kendine has niteliğini veren, daha çok, onu hayal
gücüyle işleyen bir anlatıcının varlığıdır. Bu bakımdan türe örnek olarak
Binbir Gece Masalları'nı göstermek mümkündür; ama Odysseia'da anlatılan
Odysseus'un serüvenleri; Chaucer'in Cantorbery Masalları ve Boccacio'nun
Decameron'u da masalın bu tanımına uygun düşer.
4. boşluk doldurma
* Masallarda..Öyküleyici …anlatım, ..betimleyici..anlatım ve …düşsel… anlatım
kullanılır.
*masallarda dilin.. göndergesel… işlevi
hakimdir.
*Masallar bir …tekerleme… ile başlar bir tekerleme… ile sonlandırılır.
* Modern masalların yazarı…. bellidir.
MASAL TÜRÜ HAKKINDA BİLGİ
Olağanüstü kahramanların başlarından geçen
olağanüstü olayların yer ve zaman belirtilmeden anlatıldığı edebiyat türüne
“masal” denir.
Halk dilinde anlatılarak oluşan sözlü edebiyat
ürünüdür. Masalar bir yazar tarafından sonradan yazıya geçirilir.
Masallar nesir, nazım karışık olabilir.
Masalların girişinde genellikle tekerlemeler
bulunur. Bunlar şiir şeklinde olur.
Masallar, özellikle çocuklara hitap eden eğitsel
içerikli metinler olduğu için kolay anlaşılır ve akıcı bir anlatıma sahiptir.
Masallar merak duygusunu en fazla uyaran yazı
türlerinden biridir. Masalda olayların nasıl gelişeceği kahramanların neler
yaşayacağı, masalın nasıl sonlanacağı gibi konularda okuyucu veya dinleyici
aşırı derecede meraklanır. Bu bakımdan masallar çok sürükleyicidir.
Masal ile Efsanenin Farkı
Efsane, halkın hayal gücüyle yarattığı “ideal insan tipi”ni verir ve
nesilden nesle anlatılır. Efsane ile masallar arasında uygunluk vardır. İki
türde de olağanüstü olaylar işlenir. Yalnız, efsane daha inandırıcıdır.
Efsanelerde önceleri doğaüstü olayları açıklama amacı vardır; sonraları ise
ideal insan tipini betimleme söz konusudur. Ancak masallarda eğiticilik amacı
vardır, ders vermek esastır, herhangi bir doğa olayını yorumlamak gibi bir amaç
güdülmez. Efsaneleri toplumların inançları, düşünce yapıları, yaşadıkları
çevre, hayat şartları ortaya çıkarır. Masallarda ise bu ölçüde bir yerellik
yoktur. Masallar evrensel mesajlar içerir.
Masal ile Destanın Farkı
Masallar tamamen hayal ürünüdür. Destanlar ise toplumların geçmişte
yaşadıkları çok önemli ve iz bırakan olaylardan beslenir. Masallar evrensel
öğeler ve temalar içerir. Destanlar ise ulusal nitelikler taşır. Masallarda iyi
insan-kötü insan gibi evrensel konular işlenirken, destanlarda bir toplumun
tarihine ait yerel değerler aktarılır.
MASALIN GENEL ÖZELLİKLERİ
Masalın genel özelliklerinin “konu, olay, yer, zaman, kişi, amaç”
yönlerinden değerlendirilmesi:
a- Konu: Masallarda her insanı ilgilendiren evrensel değerler ve konular
anlatılır. Özellikle çocuklara doğruluk, dürüstlük, iyilik, güzellik, ahlâklı
olmak, erdemli olmak, yardımseverlik gibi duygular verilmek istenir. Ayrıca
çevredeki kişilerin, olayların ve yöneticilerin eleştirileri de yapılır.
Haksızlıklara karşı halkın ve halk içinde bir önderin direnmesi ve sonuçta
mutlaka üstün gelmesi işlenir.
b- Olay: Masallar olay eksenli bir edebiyat türüdür. Tamamen hayal ürünü
olan bu olaylar, olağanüstü nitelikler taşıyabilir. Masallarda “olamaz” diye
bir şey yoktur. Her şey olabilir ve bunlar konu olarak işlenir.
c- Yer: Masalda belirli bir yer, çevre yoktur. Hayali bir yer, çevre söz
konusudur. Bunlar da genellikle “Kafdağı’nın arkasında bir ülke, yedi kat yerin
altı, periler padişahının ülkesi” gibi hayalî yerlerdir.
d- Zaman: Masalda zaman da belirsizdir. Geçmişte bir zamandan söz edilir;
ama aslında bu hayalî bir zamandır. Masallar geçmiş zaman kipi (-miş)
kullanılarak anlatılır. Bu yönüyle de hikâyeden ayrılır. “Bir varmış, bir
yokmuş. Evvel zaman içinde, kalbur saman içinde, pireler berber iken, develer
tellâl iken, ben babamın beşiğini tıngır mıngır sallar iken gibi tekerlemeler
aslında zamanın belirsizliğini ve olayın hayalî olduğunu da açıklar.
e- Kişi: Masal kahramanları olağanüstü nitelikler taşıyabilir. Masallarda
“peri, dev, cüce, cadı, gulyabani, şahmeran, Zümrüdüanka kuşu” gibi hayalî
kahramanlar karşımıza çıkabilir. Masalda, gerçek hayatta rastlanamayacak
kişiler bulunabilir. Kişiler ya iyidir ya da kötüdür. İyiler hep iyilik yapar,
kötüler de hep kötülük yapar. İyiler masalın sonunda mutlaka kazanır, kötüler
de her zaman kaybeder.
f- Amaç: Masalda eğiticilik esastır. Aslında yerin, kişilerin ve zamanın
hayalî olması da bundandır. Kimse rencide edilmeden insanlara ders verilir.
Herkes masalın sonunda verilen dersten kendisine düşen payı alır. Masallarda
kötülükler eleştirilerek okurun ve dinleyenin bu kötüler gibi olmaması istenir.
İyiler ve iyilikler de yüceltilir ki okur veya dinleyici iyi olsun ve iyilik
yapsın. Bu yüzden özellikle eğitimde masallardan yararlanılır.
MASALIN BÖLÜMLERİ
Masallar “serim, düğüm ve çözüm” olmak üzere üç bölümden oluşur.
Serim: Tekerlemelerle giriş yapılır. Kahraman tanıtılır. Konu verilir.
Düğüm: Kahramanın başından geçen türlü türlü olaylar anlatılır. Okuyucunun
merakı tahrik edilir. Olay bir çözüme kavuşturması gereken noktaya getirilir.
Çözüm: Bu bölümde olay bir sonuca bağlanır. İyiler kazanır. Kötüler
kaybeder. İyilere ödül, kötülere ceza verilir. İyi dileklerle masal bitirilir.
MASAL TÜRLERİ
Olağanüstü öğe, kahraman ve olaylara yer veren öykülerden oluşan “masal”
bir terim olarak aslında “Sindirella”, “Çizmeli Kedi”,”Keloğlan” gibi sözlü
geleneğin ürünleri olan halk öykülerini kapsar. Ama değişik sanatçılar
tarafından kaleme alınan ve sözlü gelenekle ilişkisi olmayan edebî yönü ağır
basan bazı eserler de bu türün içinde yer alır.
Öyleyse masallar, “anonim masallar” ve “sanatsal masallar” olarak ikiye
ayrılabilir.
a- Anonim masallar:
Bu masallar toplumun değer yargılarını, anlayışını, kültürünü, dünya
görüşünü yansıtan ürünlerdir. Söyleyeni belli değildir bunların. Toplumun ortak
ürünüdür bu masallar. Sözlü olarak nesillerden nesillere aktarılır. Bunlardan
günümüze gelenler, derlenmiş ve kitap olarak yayımlanmıştır.
Anonim masallar içinde “eğlence” amaçlı olanlar da vardır. Bunlar güzel
vakit geçirtmeyi amaçlar.
Anonim masallar “zincirleme masallar” şeklinde de olabilir. Zincirleme
masallarda sıkı bir mantık bağıyla birbirine bağlanan, küçük ve önemsiz bir
dizi olay art arda sıralanır.
“Keloğlan” masalları anonim masallara örnek gösterilebilir.
b- Sanatsal masallar:
Bu masallar sözlü kültürün ürünü olan anonim masallardan farklı olarak,
toplumda görülen aksaklıkları yermek, bir düşünceyi ortaya koymak gibi belli
bir amaca yönelik olarak sanatçılar tarafından yazılır. Yani bunlar anonim
değildir. Bu masallar yazanın toplumsal görüşlerini ve dünyaya bakış açılarını
yansıtır.
Fransız “La Fontaine”in yazdığı hayvan masalları da bu türdendir. Şeyhi’nin
“Harnâme” adlı eseri bu masal türüne örnek gösterilebilir.
DÜNYA EDEBİYATINDA MASAL
Dünya edebiyatında masal türündeki ilk eser, Hint edebiyatının ürünü olan
ve Beydeba’nın yazdığı “Kelile ve Dimne” sayılabilir. Fabl şeklindeki bu eserin
dışında, “Binbir Gece Masalları” da bu türün güzel örneklerindendir. Avrupa’da
ise masalcılığın temellerini Fransız sanatçı La Fontaine (Lafonten) atmıştır.
Dünya edebiyatındaki başlıca masal yazarları arasında Alman edebiyatında “Grimm
Kardeşler” ve Danimarka edebiyatında “Andersen” öne çıkmıştır.
TÜRK EDEBİYATINDA MASAL
Türk edebiyatında “Keloğlan” en tanınmış masal kahramanıdır. Türk
edebiyatında La Fontaine masalları Şinasi tarafından “Tercüme-i Manzume (1859)”
adıyla Türkçeye çevrilmiştir. Eflatun Cem Güney ise Türk edebiyatının sözlü
kültüründen gelen masalları derleyip kitap halinde yayımlamıştır.
12.Sınıf Dil ve Anlatım Ders Kitabı Cevapları- Hikaye Konusu sayfa 36-46 arası
1.ünite Hikaye
sayfa 36-46 arası
1.etkinlik 36. sayfa
1…
2…bu kişinin zevkine bağlı bir seçim. Ben olaya dayalı hikayeleri daha çok
seviyorum. Olayın hareketli oluşu hikayeyi akıcı kılıyor.
3. Her olayı aşırı derecede büyütmek insan psikolojisini bozar. Bir olayın
üzerine gittikçe sinirler gerilir, istenmeyen tutum ve davranışlar
sergilenebilir. Bu yüzden olayları abartmamak, sakin olmaya çalışmak önemlidir.
43. sayfa
2.etkinlik.
Hepsinde de yapıyı oluşturan unsurlar ortaktır. Olay örgüsü, zaman, mekan,
kişiler ve dil ve anlatım yapıyı oluşturan unsurlardır.
1 a..Anlatıcı , ilahi bakış açısı anlatıcı kullanılmış. Hikâyenin kahramanı
Arzu ile Kamber, mekan, Antep veya Urfa civarı. Aş teması işlenmiş.
b.Kamber’i Arzu’nun babası evlatlık alır. Aruz ile Kamber büyüyünce
birlerine aşık olur,sonra evlenirler.
c. Soyut olan tema kişi, zaman ve mekan unsurlarıyla somutlaştırılır.
Olayın ortaya çıkmasında bu öğeler önemli bir rol oynar.
Ç.Hikaye İyi-kötü, acı, ıstırap- mutluluk, ayrılık- kavuşma gibi
çatışmalar üzerine kurulmuştur.
d. bu çatışmalar hikaye içerisine yerleştirilerek tema ortaya konur.
3. etkinlik.
a. temalar: ayrılık, gurbet, ölüm, ölümsüz aşk….olabilir.
b. iyi bir yazar ile sıradan bir kişinin yazdığı hikaye bir
olmaz. Bizim yazdığımız hikayeler gerek dil ve anlatım gerekse kurgu yönünden
zayıftır.
c. ….
c. hikayelerin farklı olmasının sebebi, dilin kullanımı ve olaya bakış
açısı ile ilgilidir. Herkes olaylara aynı pencereden bakmaz. Bu yüzden aynı
olayı farklı bakış açılarıyla yansıtırlar.
* cevap evet olmalı.
Ç. Hikayede yapı öğeleri olay örgüsü, zaman, mekan ve kişilerdir.
2.a.
*Kamberin babasının ailesini de alıp bir yolculuğa çıkması
* Yolculuk sırasında eşkiyaların baskınına uğrayıp kamber dışındakilerin
öldürülmesi.
* Kamber’i bir Köylünün bulup evlat edinmesi.
* Arzu ile Kamber’in birlikte büyümeleri.
*Kamber’i seven bir kızın Arzu’ya Kamber’in kardeşi olmadığını
söylemesi
* Arzu’nun bunu Kamber’e söylemesi.
* Arzu’nun amcasının Arzuyu Babasından istemesi ve nişanlanması.
* kamber’in Arzu’nun Kardeşi olmadığını öğrenmesi.
* Arzu’nun Kamber’e kızıp yüz vermemesi , bu yüzden Kamber’in
evden ayrılması
* Arzu’nun Kamber’i bulmak için Çöle gitmesi fakat Kamberden yüz bulamaması
* Arzu’nun hastalanması
* Arzu’nun sırdaşı vasıtasıyla Kamber’e ulaşması
* Kamber’in eve dönmesi.
*Amcasının Arzu’yu Almak için köye gelmesi ve Arzu’nun ona durumu anlatması
* Arzu ile kamber’in evlenmesi.
b. olay örgüsü , ana olayı oluşturan parçalardır. Bu parçalar, kişi zaman
ve mekan unsurlarıyla birbirine bağlanırlar.
c. olay kronolojik bir sıra ile dizilmiştir.
Ç. bu sıralanış olayın başlangıcından sonuca kadar geçen zamanın
ayarlanması ve heyecan un surunun yerleştirilmesi için önemlidir. Olaylar rast
gele dizilmiş olsa hikaye bütünlüğünü kaybeder.
3. kişiler olayın yaşanmasında en önemli unsurdur. Bunlar olaya uygun
tipler olarak seçilir. Arzu ile Kamber Önce kardeş gibi ele anlınmış temel
çatışma başlamıştır. Birbirine ilgi duyan fakat kardeş oldukları için bunu
açıklayamayan iki sevgili haline gelmişlerdir.
Kişiler
|
Özellikleri
|
Temsil ettikleri düşünce ve
durum
|
Behram
|
Zengin biri, Kamber’ün
babası, gezmeyi seven biri.
|
Kamber’in üvey evlat
alınması i için öldürülmüş.
|
Behram’ın karısı
|
Kamber’in annesi, zayıf bir kişilik, kocasına itaat
ediyor.
|
Kamber’in üvey evlat alınması i için
öldürülmüş.
|
Han Ali
|
Kamber’in üvey babası. İyi
biri erkek evladı olmamış. Geleneklere bağlı. Arzu’ya sormadan
Kardeşinin oğlu ilke nişanlıyor.
|
Arzu ile Kamber’in acı
çekmesi ayrılık yaşamalarına sebep oluyor.
|
Han Ali’nin karısı
|
Zayıf bir kişilik. Erkek evladı olmadığı için
üzülüyor.
|
Arzu ile Kamber’in acı çekmesi ayrılık yaşamalarına
sebep oluyor.
|
Arzu
|
Dünyalar güzeli bir kız
Kamber’i seviyor. Fedakar, sabırlı, akıllı
|
Ana kahramanlardan biri
|
Kamber
|
Arzuyu seviyor. Yakışıklı, sevgisine sadık biri.
|
Ana kahramanlardan biri
|
Arzu’nun amcası
|
İyi kalpli, akıllı biri.
|
Arzu ile Kamber’in acı
çekmesi için oluşturulmuş, fakat kötü karakter değil.
|
Nine
|
İyi niyetli, yaşlı biri.
|
Olayın ortaya çıkması için uydurulmuş. İyi karakter
|
Arzu’nun arkadaşı
|
Sadık, sır tutmasını bilen,
iyi biri. Arzuya yardım eden kişi olarak oluşturulmuş
|
. Arzuya yardım eden kişi
olarak oluşturulmuş. İyi karakter
|
b. günlük hayatta bu gibi kilere rastlanabilir. Fakat hikayedeki şahısların
günlük hayatta birebir aynısına rastlanmaz.
4.a.Evet , olay yeryüzünde var olan bir yerdir. Antep veya Urfa tarafları.
Köy, çöl,
b. aşk. Bu temanın somutlaştırılmasında kişiler, zaman, mekan unsurları
kullanılır. Mekan kişilerin özelliklerinin ortay çıkmasında rol
oynuyor.
5. etkinlik. Sayfa 45.
a. başlangıçta geçen ifadelerden de anlaşılacağı üzere tam belirgin bir
zaman kullanılmamış. Gün başka gün dem başka dem, …, o zamanlar, aradan yıllar
geçti, günün birinde ifadeleri bunu veriyor.
b. Gün başka gün dem başka dem, o zamanlar, aradan yıllar geçti, günün
birinde..
c. Miladın başlangıcı ile 2010 arasında geçen bilinmeyen bir zaman. Eski
tarihte yaşanmış bir olay.
5.a. aşk ve kavuşma teması işlenmiş.
b. evrensel bir temadır.
c…
6. Evet seven sevdiğine kavuşmalı. Bu tema günümüzde de buna
benzer olaylar yaşanmaktadır.
6. etkinlik.
a.Metin bir halk hikayesidir. Halk hikayeleri aşk ve kahramanlık
konularını işler. Manzum ve mensurdurlar. Bu hikayede de bunarlı görüyoruz.
b….
7.a. Anlatıcı olayın dışında biri.
b. Olayları bilen fakat olaya karışmayan olanları tepeden seyreden biri. ilahi
bakış açısı anlatıcı kullanılmış. Anlatıcı olayın başından sonuna kadar her
şeye hakim biri.
c. Anlatıcının ağzından verilmektedir. Arzu’nun, kamber’in ve
diğerlerinin konuşmalarını “dedi,diye gibi ifadelerle aktarıyor.
Ç.Gözlemci bakış açısı kullanılmış. Özellikle tasvir cümleleri bu anlatımla
oluşturulmuş. Hikayede mekan ve kişiler anlatılırken gözlemden yaralanılır.
8. a. Öyküleyici, betimleyici
anlatım türleri kullanılmış.
b. Hikayede mekan ve kişiler anlatılırken gözlemden
yaralanılır. Burada betimleyici anlatım kullanılır. Olay ağırlıklı bölümler
anlatılırken de öyküleyici anlatım kullanılır.
….
8.etkinlik
a.
* Evet, hakim anlatıcı vardır.
*Evet, olaylar dizisi mevcuttur.
* zaman belirsiz bir başlangıçta oluşmaya başlar kronolojik bir sıralama
ile devam eder.
*Evet, olabilir.
* yansıtır, çünkü her eser yazıldığı dönemin zihniyetinden izler taşır.
*Evet, taşır.
b. Halk hikayesinin özellikleri :
* Aşıklar tarafından anlatılan manzum ve mensur bölümlerden oluşan sonraki
dönemlerde yazıya geçirilen anonim ürünlerdir
* Aşk ve kahramanlık konuları işlenir
* hikayelerde olağanüstü özellikler dikkati çeker
* Hikayelerin yapısı masal ve destanlarda olduğu gibi olay
örgüsü,kişiler,zaman ve mekan unsurlarından oluşur
* Belirsiz bir zaman ifadesi ve mekan anlatımı söz konusudur
HALK HİKAYESİ
-Tarihi bir vakanın olması şart değildir
-Nazım-Nesir karışıktır Zamanla nesir nazıma üstünlük kazanmıştır
- Şahısları ve olayların anlatılmasında realist, çizgilere daha çok yer
verilmiştir
-Kahramanlıktan çok aşk maceraları konunun ağırlığını teşkil etmektedir.
c. Hikayedeki tipler günlük hayatta karşılaşabileceğimiz tiplerdir.
(ALINTIDIR)